Türkçü Turancı Otağ

GENEL KONULAR OTAĞI => SORU-CEVAP => Konuyu başlatan: İsimsiz - 27 Eylül 2007

Başlık: Turan çıkıntısı
Gönderen: İsimsiz - 27 Eylül 2007
Merhaba soydaşlarım, yüce Türk ırkının temsilcileri! HunTürk'te yeniyim, şu ana kadar siteye bakamamıştım. Fakat aklıma bir soru takıldı, bu soruları cevaplayabileceğinizi düşünüyorum. Konu, Turan çıkıntısı.

1. Turan çıkıntısı kafatasının neresinde bulunur?
2. Turan çıkıntısını nasıl tespit edebiliriz? Turan çıkıntısı nasıl bir çıkıntıdır, özellikleri nelerdir?
3. Turan çıkıntısı kaybolabilir mi? Hangi yöntemle kaybolabilir?
4. Sezaryenle doğanlarda Turan çıkıntısına benzer bir çıkıntı var mıdır? Varsa bunu Turan çıkıntısından nasıl ayırt edebiliriz?
5. Her Türk'te Turan çıkıntısı bulunmak zorunda mıdır?

4. soruyu sormamım sebebi benim sezaryenle doğmam. Kafamın arkasında, boynumun hemen üstünde, yani kafatasımın en alt bölümünde bir çıkıntı var. Bunu Turan çıkıntısı sanıyordum, fakat yine HunTürk'te sezaryenlerle doğanlarda bir çıkıntının olduğunu ve Turan çıkıntısı ile karıştırıldığını öğrendim.

Mümkünse en kısa zamanda bu soruları cevaplamanızı bekliyorum.

Esen kalın...
Başlık: Ynt: Turan çıkıntısı
Gönderen: Üçoklu Börü Kam - 27 Eylül 2007

Merhaba soydaşlarım, yüce Türk ırkının temsilcileri! HunTürk'te yeniyim, şu ana kadar siteye bakamamıştım. Fakat aklıma bir soru takıldı, bu soruları cevaplayabileceğinizi düşünüyorum. Konu, Turan çıkıntısı.

1. Turan çıkıntısı kafatasının neresinde bulunur?
2. Turan çıkıntısını nasıl tespit edebiliriz? Turan çıkıntısı nasıl bir çıkıntıdır, özellikleri nelerdir?
3. Turan çıkıntısı kaybolabilir mi? Hangi yöntemle kaybolabilir?
4. Sezaryenle doğanlarda Turan çıkıntısına benzer bir çıkıntı var mıdır? Varsa bunu Turan çıkıntısından nasıl ayırt edebiliriz?
5. Her Türk'te Turan çıkıntısı bulunmak zorunda mıdır?

4. soruyu sormamım sebebi benim sezaryenle doğmam. Kafamın arkasında, boynumun hemen üstünde, yani kafatasımın en alt bölümünde bir çıkıntı var. Bunu Turan çıkıntısı sanıyordum, fakat yine HunTürk'te sezaryenlerle doğanlarda bir çıkıntının olduğunu ve Turan çıkıntısı ile karıştırıldığını öğrendim.

Mümkünse en kısa zamanda bu soruları cevaplamanızı bekliyorum.

Esen kalın...



Sayın kandaşım,
Sormuş olduğunuz soruların cevabını ve daha fazlasını, otağımızda bulunan;

http://www.hunturk.net/forum/index.php?topic=2041.msg12291#msg12291

köprüsünde bulabilirsiniz.

Verdiğim köprüdeki bilgiler, salt turan çıkınsıyla Türk'lüğü tariften öteye, Türklerin genel fiziki ve genetik özelliklerini ortaya koymaktadır.
Bir kişinin Türk olup, olmadığını sadece Turan Çıkıntısıyla belirlemek, doğru bir yaklaşım değildir.

Esenlikler dilerim.

TTK.
Başlık: Ynt: Turan çıkıntısı
Gönderen: İsimsiz - 27 Eylül 2007

Merhaba soydaşlarım, yüce Türk ırkının temsilcileri! HunTürk'te yeniyim, şu ana kadar siteye bakamamıştım. Fakat aklıma bir soru takıldı, bu soruları cevaplayabileceğinizi düşünüyorum. Konu, Turan çıkıntısı.

1. Turan çıkıntısı kafatasının neresinde bulunur?
2. Turan çıkıntısını nasıl tespit edebiliriz? Turan çıkıntısı nasıl bir çıkıntıdır, özellikleri nelerdir?
3. Turan çıkıntısı kaybolabilir mi? Hangi yöntemle kaybolabilir?
4. Sezaryenle doğanlarda Turan çıkıntısına benzer bir çıkıntı var mıdır? Varsa bunu Turan çıkıntısından nasıl ayırt edebiliriz?
5. Her Türk'te Turan çıkıntısı bulunmak zorunda mıdır?

4. soruyu sormamım sebebi benim sezaryenle doğmam. Kafamın arkasında, boynumun hemen üstünde, yani kafatasımın en alt bölümünde bir çıkıntı var. Bunu Turan çıkıntısı sanıyordum, fakat yine HunTürk'te sezaryenlerle doğanlarda bir çıkıntının olduğunu ve Turan çıkıntısı ile karıştırıldığını öğrendim.

Mümkünse en kısa zamanda bu soruları cevaplamanızı bekliyorum.

Esen kalın...



Sayın kandaşım,
Sormuş olduğunuz soruların cevabını ve daha fazlasını, otağımızda bulunan;

http://www.hunturk.net/forum/index.php?topic=2041.msg12291#msg12291

köprüsünde bulabilirsiniz.

Verdiğim köprüdeki bilgiler, salt turan çıkınsıyla Türk'lüğü tariften öteye, Türklerin genel fiziki ve genetik özelliklerini ortaya koymaktadır.
Bir kişinin Türk olup, olmadığını sadece Turan Çıkıntısıyla belirlemek, doğru bir yaklaşım değildir.

Esenlikler dilerim.

TTK.

Sayın kandaşım,

Gösterdiğiniz linkteki bilgileri zaten biliyorum ve bu özelliklerin oldukça büyük bir bölümü bende ve ailemde var zaten. Hun Türk'e üye olmamın sebebi de zaten Dr. Bilge'nin bu yazısıydı aslında. Fakat her ne kadar bu özelliklerin çoğuna sahip olsam da, Turan çıkıntısı da önemli bir konu. Bu nedenle mümkünse sorularımın cevaplanması daha iyi olacatır.

Esen kalın...
Başlık: Ynt: Turan çıkıntısı
Gönderen: Üçoklu Börü Kam - 27 Eylül 2007
(http://www.hunturk.net/forum/rsm/brakisefal-kafatasi1-1190926099.JPG) (http://www.hunturk.net)

Alıntı
1. Turan çıkıntısı kafatasının neresinde bulunur?

Kafatasının arka – orta - kısmında yumru şeklinde ki çıkıntıdır.

Alıntı
2. Turan çıkıntısını nasıl tespit edebiliriz? Turan çıkıntısı nasıl bir çıkıntıdır, özellikleri nelerdir?

Turan çıkıntısı kafanın arka orta kısmında elle yoklandığında bile kolayca fark edilebilir. Yumru şeklindedir.

Alıntı
3. Turan çıkıntısı kaybolabilir mi? Hangi yöntemle kaybolabilir?

Turan çıkıntısı doğum sırasında ve bebeklik döneminde başın sıkıca bağlanması sonucu kaybolabilir.
Anadolu’da genellikle çocukların başı arkaya doğru çıkıntılı olmasın düşüncesiyle sıkıca bağlanması sonucunda bu çıkıntı kaybolabilmektedir.

Alıntı
4. Sezaryenle doğanlarda Turan çıkıntısına benzer bir çıkıntı var mıdır? Varsa bunu Turan çıkıntısından nasıl ayırt edebiliriz?

Sezaryenle doğan bebeklerde de turan çıkıntısı olabilmektedir. Burada özellikle dikkat edilmesi gereken nokta yine kafanın arka kısmında bulunan  “sella tursica” –Türk eğeri- adı verilen anatomik yapı ile karıştırmamak lazımdır.
Turan çıkıntısı yumru şeklinde, Türk eğeri ise, adından da anlaşılacağı gibi, kemer biçimindedir.

Alıntı
5. Her Türk'te Turan çıkıntısı bulunmak zorunda mıdır?

Bir kişinin Türk olup-olmadığını sadece Turan çıkıntısıyla belirlemek, doğru bir yaklaşım değildir.
Bir kişinin ırkını salt turan çıkıntısıyla tespite çalışmak, çoğu zaman, yanlış sonuçlara götürmektedir. Zira Kafkas halklarının büyük kısmında ve Ermenilerde de turan çıkıntısı vardır.

TTK.
Başlık: Ynt: Turan çıkıntısı
Gönderen: Üçoklu Börü Kam - 27 Eylül 2007
Atatürk döneminde Anadolu'daki 64.000 kişi üzerinde yapılan antropolojik araştırma, Anadolu'daki halkın büyük bir çoğunluğunun Türk soyundan geldiğini kanıtlamıştır.
Ayrıca Türk tipinin Avrupa kökenli denilen Alpin tipinden hiç bir farkı olmadığı da kanıtlandı. Araştırmalara göre Alpinler brakisefal, ince burunlu, vasati (orta) boylu, beyaz tenli, kumral saçlı idiler. Alpinlerin kökeni ise Orta Asya'ydı. Alpin tipi Türk tipiydi. Yani Alpin ırkı Türk ırkıydı.

Türkçü bir genetik bilimci tarafından Türk tipi belirlenmiştir:

Türkler beyaz tenli (güneş ışığına maruz kaldığında pembeleşip kızarır), badem gözlü, vücuda oranla iri el ve ayaklı, brakisefal kafalı, düz veya hafif kemerli burunlu (ayrıca burunda gözle görülemeyecek, ancak elle hissedilebilecek bir çıkıntı var), seyrek kıllı, orta-kısa boylu, iri gövdeli, ince bilekli, küçük kulaklı, basık kafataslı, en fazla açık kahverengi gözlü ve genellikle kumral ve düz saçlı, geniş alınlı, küçük ağızlı, uzun boyunludurlar. Cilt ve et benlerine sık rastlanır. Ayrıca kafatasının arkasında Turan çıkıntısı adı verilen bir çıkıntı vardır.

Türkiye'deki halkın büyük çoğunluğu bu özelliklerin büyük bölümüne sahiptirler.

Fakat bir kişinin bu özelliklerden bir kısmına sahip olmaması, onun Türk olmadığını göstermez.
Genetiğe aşina olanlar baskın genleri ve çekinik genleri bilirler. Çinli genleri, Arap genleri, Fars genleri, dolayısıyla da Kürt genleri baskın genlerdir. Fakat Türk genleri çekinik genlerdir. Bu nedenle o kişi tek bir Arap, Fars, Kürt veya mongoloid gene sahip olsa bile o kişinin fiziksel özelliklerinde büyük bir değişim olur. Fakat geri kalan genleri tamamen Türk genleri olabilir. Bu nedenle insanların görünüşüne bakarak Türk oluğ olmadığına karar vermemeliyiz.

Şu anda Türkiye'deki insanların büyük bölümü Türk tipindedir ve Türkiye halkının %77'si Orta Asya genlerine sahiptir. Ayrıca Anadolu Türklerinin Hsiung-nuların, yani Asya Hunlarının, Hun Türklerinin soyundan geldikleri kanıtlanmıştır

TTK.


HunTürk arşivinden alıntıdır
Başlık: Ynt: Turan çıkıntısı
Gönderen: tungatonyukuk - 28 Eylül 2007
Peki Uzun Boylular Ne Oluyor....

Annem Tarafı Alparslan han ın torunları Hepsi Uzun Boylu..

Soyad larıda Sançar

Develi bölgesi öyledir Gözlerde açık kahverengive de badem gözlülerdir.
Başlık: Ynt: Turan çıkıntısı
Gönderen: İsimsiz - 28 Eylül 2007
(http://www.hunturk.net/forum/rsm/brakisefal-kafatasi1-1190926099.JPG) (http://www.hunturk.net)

Alıntı
1. Turan çıkıntısı kafatasının neresinde bulunur?

Kafatasının arka – orta - kısmında yumru şeklinde ki çıkıntıdır.

Alıntı
2. Turan çıkıntısını nasıl tespit edebiliriz? Turan çıkıntısı nasıl bir çıkıntıdır, özellikleri nelerdir?

Turan çıkıntısı kafanın arka orta kısmında elle yoklandığında bile kolayca fark edilebilir. Yumru şeklindedir.

Alıntı
3. Turan çıkıntısı kaybolabilir mi? Hangi yöntemle kaybolabilir?

Turan çıkıntısı doğum sırasında ve bebeklik döneminde başın sıkıca bağlanması sonucu kaybolabilir.
Anadolu’da genellikle çocukların başı arkaya doğru çıkıntılı olmasın düşüncesiyle sıkıca bağlanması sonucunda bu çıkıntı kaybolabilmektedir.

Alıntı
4. Sezaryenle doğanlarda Turan çıkıntısına benzer bir çıkıntı var mıdır? Varsa bunu Turan çıkıntısından nasıl ayırt edebiliriz?

Sezaryenle doğan bebeklerde de turan çıkıntısı olabilmektedir. Burada özellikle dikkat edilmesi gereken nokta yine kafanın arka kısmında bulunan  “sella tursica” –Türk eğeri- adı verilen anatomik yapı ile karıştırmamak lazımdır.
Turan çıkıntısı yumru şeklinde, Türk eğeri ise, adından da anlaşılacağı gibi, kemer biçimindedir.

Alıntı
5. Her Türk'te Turan çıkıntısı bulunmak zorunda mıdır?

Bir kişinin Türk olup-olmadığını sadece Turan çıkıntısıyla belirlemek, doğru bir yaklaşım değildir.
Bir kişinin ırkını salt turan çıkıntısıyla tespite çalışmak, çoğu zaman, yanlış sonuçlara götürmektedir. Zira Kafkas halklarının büyük kısmında ve Ermenilerde de turan çıkıntısı vardır.

TTK.

Fakat bendeki çıkıntı kafamın arka-ortasında değil, kafamın arkasının tam altında. Sizin gösterdiğiniz kafatasının en altı. Aynı zamanda kafamın arka-üstünde de bir çıkıntı var.

Eğer bunlar Turan çıkıntısı değilse, bu benim Türk olmadığım anlamına gelmez yani, değil mi?
Başlık: Ynt: Turan çıkıntısı
Gönderen: kızıltamu - 28 Eylül 2007
Kardeşim Turan çıkıntısı olmayan Türk olmaz anlamına gelmez ayrıca Turan çıkıntısı olanda Türktür anlamına gelmez bende bu çıkıntı var ama kendi yaptığım araştırmada bu çıkıntıdan kürtlerdede olduğunu tespit ettim kafanı bu çıkıntıya fazla takma
Başlık: Ynt: Turan çıkıntısı
Gönderen: İsimsiz - 28 Eylül 2007
Kardeşim Turan çıkıntısı olmayan Türk olmaz anlamına gelmez ayrıca Turan çıkıntısı olanda Türktür anlamına gelmez bende bu çıkıntı var ama kendi yaptığım araştırmada bu çıkıntıdan kürtlerdede olduğunu tespit ettim kafanı bu çıkıntıya fazla takma

Sağol kandaşım...
Başlık: Ynt: Turan çıkıntısı
Gönderen: Üçoklu Börü Kam - 28 Eylül 2007

Fakat bendeki çıkıntı kafamın arka-ortasında değil, kafamın arkasının tam altında. Sizin gösterdiğiniz kafatasının en altı. Aynı zamanda kafamın arka-üstünde de bir çıkıntı var.

Eğer bunlar Turan çıkıntısı değilse, bu benim Türk olmadığım anlamına gelmez yani, değil mi?



Soydaşım,

Burada özellikle dikkat edilmesi gereken nokta; yine kafanın arka kısmında bulunan ve  “sella tursica” –Türk eğeri- adı verilen anatomik yapı ile Turan çıkıntısını karıştırmamak lazımdır.

Turan çıkıntısı yumru şeklinde olup; Türk eğeri ise, adından da anlaşılacağı gibi, kemer biçimindedir.

İletileri dikkatlice okursanız bunu, rahatlıkla, anlayabilirsiniz.

Bir kişinin Türk olup-olmadığını sadece Turan çıkıntısıyla belirlemek, doğru bir yaklaşım değildir.

Esenlikler dilerim...

TTK.
Başlık: Ynt: Turan çıkıntısı
Gönderen: motun yabgu - 29 Eylül 2007
Turan cikintisi bende findik büyüklügünde var ayni sekilde oglumdada var fakat iki kizimda yok Bu sebepten nasil üzüldü cocuklar Baba simdi biz Türk degilmiyiz diye Cocuklari ikna etmem kolay olmadi Yukaridaki aciklamalarindan dolayi yüksek Türk irkcisi agabeylerime Tesekkür ederim Bu cikintinin bir cok almandada oldugunu tespit ettim Yani biz Türkmüyüz diye sordular Bende onu annelerinize sorun dedim gülmekten yere yattilar
Başlık: Ynt: Turan çıkıntısı
Gönderen: TiginNoyan - 30 Eylül 2007
Türkler'in aslî ırkının Beyaz olduğuna inanmıyorum. Türkler'in ekserîsi Mongoloid (Sarı Irk; Moğol değil) olup sonradan Beyazlar'la karışması sonucu şimdiki daha Beyaz tipli ancak eski özelliklerini kısmen taşıyan Batı Türklüğü ortaya çıkmıştır. İnanmayanlar Ruslar'ın Orta Asya'daki kazı raporlarına bakabilirler (bu koruganlarda Beyaz ve Sarı Irk'tan olan insanlar yanyana gömülmüşlerdir; ayrıca Türkler'de her iki ırkın özellikleri görülebilir, kendi has bir duruşu vardır).

Yalnız lütfen beni yanlış anlamayınız. Şimdilerde "Türkiye Türkleri yerlilerin soyundan gelirler, Türk değildirler" diyen zibidiler türedi. Onlarla uzaktan yakından ilgim yok ve hepsinden de tiksiniyor, iğreniyor, nefret ediyorum. Ancak bilmeliyiz ki Avrasya'nın büyük bölümüne yayılan Türkler özellikle Türkistan sahasında yerlilerle karışmışlardır, sevsek de sevmesek de :(
Başlık: Ynt: Turan çıkıntısı
Gönderen: ÇEPNİ_TÜRKÜ - 30 Eylül 2007
Türkler'in aslî ırkının Beyaz olduğuna inanmıyorum. Türkler'in ekserîsi Mongoloid (Sarı Irk; Moğol değil) olup sonradan Beyazlar'la karışması sonucu şimdiki daha Beyaz tipli ancak eski özelliklerini kısmen taşıyan Batı Türklüğü ortaya çıkmıştır. İnanmayanlar Ruslar'ın Orta Asya'daki kazı raporlarına bakabilirler (bu koruganlarda Beyaz ve Sarı Irk'tan olan insanlar yanyana gömülmüşlerdir; ayrıca Türkler'de her iki ırkın özellikleri görülebilir, kendi has bir duruşu vardır).

Yalnız lütfen beni yanlış anlamayınız. Şimdilerde "Türkiye Türkleri yerlilerin soyundan gelirler, Türk değildirler" diyen zibidiler türedi. Onlarla uzaktan yakından ilgim yok ve hepsinden de tiksiniyor, iğreniyor, nefret ediyorum. Ancak bilmeliyiz ki Avrasya'nın büyük bölümüne yayılan Türkler özellikle Türkistan sahasında yerlilerle karışmışlardır, sevsek de sevmesek de :(


TiginNoyan kandaşım, sen şimdi Türklere kimliklerini unutturmaya çalışan ve zaman zaman kıyımdan geçirmiş olan rusların söylediklerine inanmamızı mı bekliyorsun?

Ayrıca şunlarla karışmış bunlarla karışmış yaklaşımını doğru bulmuyorum. Bu konuda inanıp inanmamak baz alınırsa yanlış yaparız çünkü günümüzde propaganda diye bir illet var başarı sağlarsan insanları yanlış üzere bilgilendirmek ve yönlendirmek mümkün. Bu yaklaşım kimilerinin maksatlı biçimde yaptığı yok anadolu ırkı yok mozaik yok bilmem ne gibi saçma sapan yerlere götürür.
Başlık: Ynt: Turan çıkıntısı
Gönderen: TÜRK-KAN - 30 Eylül 2007
Ancak bilmeliyiz ki Avrasya'nın büyük bölümüne yayılan Türkler özellikle Türkistan sahasında yerlilerle karışmışlardır, sevsek de sevmesek de :(

 Her millet birbiriyle az veya çok karışmıştır. Mühim olan bu ırksal karışmanın, melezleşmenin belli bir oranda sabit kalmasıdır. Bu oran aşılırsa tehlike o zaman başlar.

 Yani bu karışmalar Türkistan'daki Türklerin genelini etkileyen bir düzeyde değildir. Asıl tehlike Türkistan'dan ziyade Türkiye'dedir.

 Bu tehditin varlığı bilhassa Türkiye'de Gayri Türk unsurlar denetim altına alınmadıkça her zaman var olacaktır. 
 
 TTK

Başlık: Ynt: Turan çıkıntısı
Gönderen: kızıltamu - 30 Eylül 2007
Türkler'in aslî ırkının Beyaz olduğuna inanmıyorum. Türkler'in ekserîsi Mongoloid (Sarı Irk; Moğol değil) olup sonradan Beyazlar'la karışması sonucu şimdiki daha Beyaz tipli ancak eski özelliklerini kısmen taşıyan Batı Türklüğü ortaya çıkmıştır. İnanmayanlar Ruslar'ın Orta Asya'daki kazı raporlarına bakabilirler (bu koruganlarda Beyaz ve Sarı Irk'tan olan insanlar yanyana gömülmüşlerdir; ayrıca Türkler'de her iki ırkın özellikleri görülebilir, kendi has bir duruşu vardır).

Yalnız lütfen beni yanlış anlamayınız. Şimdilerde "Türkiye Türkleri yerlilerin soyundan gelirler, Türk değildirler" diyen zibidiler türedi. Onlarla uzaktan yakından ilgim yok ve hepsinden de tiksiniyor, iğreniyor, nefret ediyorum. Ancak bilmeliyiz ki Avrasya'nın büyük bölümüne yayılan Türkler özellikle Türkistan sahasında yerlilerle karışmışlardır, sevsek de sevmesek de :(


ne yani şimdi biz beyazlarla karışıncamı böyle olduk karmamıyız yani?
yok daha neler Edirnedeki de Uygurda Türktür çok bariz ten farkı ve tip farkı vardır evet bu ise çoğrafi bölgelere göre değişir kimseyle karışıp kaynaşıp böyle olmadık yani.
Ruslar zamanında yaptıkları kazılarda bir çok önemli buluntuyu imha ettiler çünkü Türklerin üstün bir medeniyet olduğunu ortaya koyan bulgular idi bunlar bu adamların hangi belgesine inanmamızı beklersin.
Başlık: Ynt: Turan çıkıntısı
Gönderen: gurturk - 30 Eylül 2007
Otağımızdaki gönderileri incelediğimizde bu konuda bizi aydınlatabilecek  uzman bir ırkdaşımızın olduğu görülüyor,sn Doktor BİLGE.
Başlık: Ynt: Turan çıkıntısı
Gönderen: alpagu32 - 30 Eylül 2007
çıkıntıdan pek  birşey anlamadım ama ben TÜRK OĞLU TÜRK olduğumu biliyorum bizim köyümüzde bundan 200 sene önce TÜRKMEN obaları birleşmesi ile oluşmuş.Oyüzden tek bildiğim TÜRK doğdum Türk öleceğim.Arkadaşların dediği gibi kafayapına göre ayırma yapmaya kalkarsak büyük polemiğe düşeriz.İnsanların kafası karışır Tanrı TÜRK ü korusun ve yüceltsin
esenle kalın....   :turan:
Başlık: Ynt: Turan çıkıntısı
Gönderen: TiginNoyan - 01 Ekim 2007
Böyle tepkiler alacağımı biliyordum.

Alıntı yapılan: ÇEPNİ_TÜRKÜ
TiginNoyan kandaşım, sen şimdi Türklere kimliklerini unutturmaya çalışan ve zaman zaman kıyımdan geçirmiş olan rusların söylediklerine inanmamızı mı bekliyorsun?
Sayın ÇEPNİ_TÜRKÜ kandaşım, ben de elbette Türklüğün en büyük düşmanlarından olan Ruslar'ı sevmem, hattâ Rusya'nın siyâsetinden nefret ederim (Ruslar yüzünden şehit edilen birinin torununa Rus sempatizanı damgası yapıştırmayınız). Ancak Orta Asya'da en ço kazı yapanlar da Ruslar'dır. Bana inanmıyorsanız yanınıza bir antropolog ya da ırk bilimcisi alın, Orta Asya'daki koruganlara gidin ve kendiniz ölçüm yaptırın.

Alıntı yapılan: ÇEPNİ_TÜRKÜ
Ayrıca şunlarla karışmış bunlarla karışmış yaklaşımını doğru bulmuyorum. Bu konuda inanıp inanmamak baz alınırsa yanlış yaparız çünkü günümüzde propaganda diye bir illet var başarı sağlarsan insanları yanlış üzere bilgilendirmek ve yönlendirmek mümkün. Bu yaklaşım kimilerinin maksatlı biçimde yaptığı yok anadolu ırkı yok mozaik yok bilmem ne gibi saçma sapan yerlere götürür.
TÜRK-KAN andamın da dediği gibi dünyâ üzerinde belirli bir ölçüye kadar karışmamış tek bir kavim, tek bir millet yoktur (belki Amazonlar'da ya da Ekvator Afrikası'nda bulunan balta girmemiş yağmur ormanlarında olabilir).

Kazaklar Moğollar'la (ki o Moğollar da zamânında kendi bünyelerine aldıkları Türkler'le karışmışlardır), Uygurlar (Tarım Havzası Türkleri) Toharlar'la (hattâ Uygurlar'ın fiziksel özellikleri kentten kente değişir), Özbekler (Mâverâünnehr Türkleri) Sogdlular'la (daha doğrusu Özbekler'in büyük kentlerde yaşayanları), Azerbaycan Türkleri özellikle Bakü çevresinde yerlilerle (Azerbaycan'ın kırsal kesimlerinde karışım çok daha az olmuştur), Bulgar Türkleri Îrânî göçebeler ve Trak-Slavlar'la, Anadolu Türkleri de büyük kentlerde (kırsalda karışımın pek olmadığını biliyoruz; nitekim büyük kentlerde de karışımlar 19. yüzyıldan sonra hızlanmıştır) başka unsurlarla bir ölçüye kadar karışmışlardır. Îran'ın batısında ve güneyinde yaşayan Türkler (Güney Azerbaycan Türkleri ve Kaşkay Türkleri) ise ne yazık ki tip olarak pek Türk'e benzememektedirler (halbuki göçebe Kaşkaylar'ın Türk tipini korumuş olmaları gerekmekteydi). Hattâ Zeki Velidî Togan'a göre Moğollar'ın 13.-14. yüzyıllarda Îran'dan Anadolu'ya sürdükleri Fars köylüleri de yerleştikleri kasabalar ve kentlerde Türkler'in arasında eriyip Türkleşmişlerdir. Târih içerisinde değişik Türk kavimleri de birbirleriyle karışmışlardır; örneğin Moğol İstilâları'ndan kaçan Kıpçaklar İtil-Kama sahasında yaşayan Bulgar Türkleri ile karışarak onları Kıpçaklaştırmış ve bugünkü Kazan Tatarları'nı oluşturmuşlardır (Kıpçaklar'la karışmayan İtil Bulgarları bugünkü Çuvaşlar olup çok farklı bir lehçe konuşmaktadırlar); aynı dönemde Anadolu'ya ve Kafkaslar'a kaçan Kıpçaklar da büyük oranda Türkmenler'le karışmış ve Türkmenleşmişlerdir, ya da Kuzey Kafkasya'da gördüğümüz gibi oranın yerli Türkleri'ni (Karaçaylar ve Balkarlar) Kıpçaklaştırmışlardır. Bugün ne yazık ki Türkiye Türkleri'nde etnik bilinç çok zayıfladığı için etnikler ve ırklar arası evlilikler çoğalmış, etnik kırmaların da sayısı artmıştır. Ama büyük kentlerden çıkıp köylere ve kasabalara giderseniz karışmamış saf Türkler'e büyük ölçülerde rastlarsınız. Ben kendi deneyimlerimden biliyorum. Nitekim bu siteye üye olanların da önemli bir bölümünü tanıyorum; hiçbiri de gayri-Türk'e benzemiyor ve Türklük özelliklerini koruyorlar.

Şimdi târihî kaynaklara baktığımızda pek çok Türk kavminde hem Beyaz hem de Sarı Irk'ın özelliklerini birarada görebiliyoruz. Örneğin Hunlar döneminde bile Hun ve Dīnglíng (Ting-ling) 丁零 gibi Türk kavimleri, Sarı Irk'tan olan diğer toplumların tersine vücut kılı daha fazla olarak betimlenmişlerdir. Ama gerek Hun koruganlarına, gerek Gök Türk dönemi heykellerine baktığımızda görüyoruz ki Türkler o dönemlerde de çekik gözlü idiler. Bugün baktığımızda da Kıpçak Bozkırı (Hazar-Karadeniz düzlükleri) ve Balkan Türkleri (Tatarlar) sarışınlığa, Güneybatı Asya Türkleri (Irak, Sûriye ve bir ölçüde Anadolu) esmer Ortadoğulu'ya, Türkistan Türkleri kumrallığa, Sibirya Türkleri de daha kara saçlılığa yatkındırlar. Bundan daha doğal olan birşey yoktur.

Alıntı yapılan: TÜRK-KAN
Her millet birbiriyle az veya çok karışmıştır. Mühim olan bu ırksal karışmanın, melezleşmenin belli bir oranda sabit kalmasıdır. Bu oran aşılırsa tehlike o zaman başlar.
Haklısın Anda. Ne yazık ki melezleşme büyük kentlerimizde 19. yüzyıldan sonra özellikle 20. yüzyılda artmış, 21. yüzyılda ise hızlanmıştır.

Alıntı yapılan: TÜRK-KAN
Yani bu karışmalar Türkistan'daki Türklerin genelini etkileyen bir düzeyde değildir. Asıl tehlike Türkistan'dan ziyade Türkiye'dedir.
Türkistan'ın büyük kentlerinde yaşayan Türkler ister kabul edelim ister etmeyelim Sogdlular'ı ve Toharlar'ı Türkleştirerek onlarla karışmışlardır. Bu nedenle tipleri kentten kente değişmektedir. Kırsalda yaşayan Türkistan Türkleri'nde ise karışma çok daha az yüzeydedir. Sanırım en az karışanlar Türkmenler ile hâlâ katı boy düzenlerini sürdüren Kırgızlar'dır (Kırgızlar da Tanrı Dağları'na göçettikten sonra bölgenin yerlilerini kendi aralarına almışlar ancak onları "Dış Kırgız" olarak adlandırarak onları belli ölçüde kendi "İç Kırgız" dedikleri boylarından uzak tutmuşlardır).

Alıntı yapılan: kızıltamu
ne yani şimdi biz beyazlarla karışıncamı böyle olduk karmamıyız yani?
Evet.

Alıntı yapılan: kızıltamu
yok daha neler Edirnedeki de Uygurda Türktür çok bariz ten farkı ve tip farkı vardır evet bu ise çoğrafi bölgelere göre değişir kimseyle karışıp kaynaşıp böyle olmadık yani.
Kentlerde karışım daha fazla olmuş, kırsalda pek olmamıştır.

Alıntı yapılan: kızıltamu
Ruslar zamanında yaptıkları kazılarda bir çok önemli buluntuyu imha ettiler çünkü Türklerin üstün bir medeniyet olduğunu ortaya koyan bulgular idi bunlar bu adamların hangi belgesine inanmamızı beklersin.
Türk târihini biz adam gibi araştırmadık; araştıranlar genelde hep Rus, Japon, Alman, İngiliz, Fransız, Çinli, Amerikalı, Macar, Fin, vs'dir. Beğenmediğimiz bu milletler olmasaydı biz Orta Asya târihi hakkında hiçbir şey bilmiyor olurduk. Yazdıklarınızdan Orta Asya târihçiliği hakkında pek bilgili olmadığınız anlaşılıyor.

Osmanlılar'dan önceki Türk târihini 18. yüzyılda yazmaya başlayanlar kimler? Fransızlar (de Groot, d'Ohsson, vs). Türkistan'da, Bozkır Kuşağı'nda ve Sibirya'da yüzlerce kazı yapan ve hâlâ da yapmakta olanlar kimler? İngilizler (Stein), Ruslar (saymakla bitmez), Almanlar, Fransızlar (Pelliot), Japonlar (Shiratori) vs. En eski Türk yazıtlarını bulan, çözen ve okuyanlar kimler? Romenler, İsveçliler (Starhemberg), Finliler (Thomsen), Ruslar (Radlof). Hun ve Gök Türk dönemi Türk târihi hakkında bilgiler veren târihî Çin kaynaklarını (bunlar olmasaydı o dönem hakkında hiçbir şey bilmiyor olurduk) çevirenler kimler? Ruslar (Biçurin), Fransızlar (Chavannes ve Pelliot), Çinliler (Liu Mau-tsai). Moğollar bile Gök Türk dönemi arkeolojisi konusunda bizden daha çok kazı yapıyorlar. Peki biz ne yaptık? Beğenmediğimiz bu adamlar olmasaydı bugün övündüğümüz târihimiz hakkında ne biliyor olurduk?
Başlık: Ynt: Turan çıkıntısı
Gönderen: TÜRK-KAN - 01 Ekim 2007
Kazaklar Moğollar'la (ki o Moğollar da zamânında kendi bünyelerine aldıkları Türkler'le karışmışlardır), Uygurlar (Tarım Havzası Türkleri) Toharlar'la (hattâ Uygurlar'ın fiziksel özellikleri kentten kente değişir), Özbekler (Mâverâünnehr Türkleri) Sogdlular'la (daha doğrusu Özbekler'in büyük kentlerde yaşayanları), Azerbaycan Türkleri özellikle Bakü çevresinde yerlilerle (Azerbaycan'ın kırsal kesimlerinde karışım çok daha az olmuştur), Bulgar Türkleri Îrânî göçebeler ve Trak-Slavlar'la, Anadolu Türkleri de büyük kentlerde (kırsalda karışımın pek olmadığını biliyoruz; nitekim büyük kentlerde de karışımlar 19. yüzyıldan sonra hızlanmıştır) başka unsurlarla bir ölçüye kadar karışmışlardır. Îran'ın batısında ve güneyinde yaşayan Türkler (Güney Azerbaycan Türkleri ve Kaşkay Türkleri) ise ne yazık ki tip olarak pek Türk'e benzememektedirler (halbuki göçebe Kaşkaylar'ın Türk tipini korumuş olmaları gerekmekteydi). Hattâ Zeki Velidî Togan'a göre Moğollar'ın 13.-14. yüzyıllarda Îran'dan Anadolu'ya sürdükleri Fars köylüleri de yerleştikleri kasabalar ve kentlerde Türkler'in arasında eriyip Türkleşmişlerdir. Târih içerisinde değişik Türk kavimleri de birbirleriyle karışmışlardır; örneğin Moğol İstilâları'ndan kaçan Kıpçaklar İtil-Kama sahasında yaşayan Bulgar Türkleri ile karışarak onları Kıpçaklaştırmış ve bugünkü Kazan Tatarları'nı oluşturmuşlardır (Kıpçaklar'la karışmayan İtil Bulgarları bugünkü Çuvaşlar olup çok farklı bir lehçe konuşmaktadırlar); aynı dönemde Anadolu'ya ve Kafkaslar'a kaçan Kıpçaklar da büyük oranda Türkmenler'le karışmış ve Türkmenleşmişlerdir, ya da Kuzey Kafkasya'da gördüğümüz gibi oranın yerli Türkleri'ni (Karaçaylar ve Balkarlar) Kıpçaklaştırmışlardır. Bugün ne yazık ki Türkiye Türkleri'nde etnik bilinç çok zayıfladığı için etnikler ve ırklar arası evlilikler çoğalmış, etnik kırmaların da sayısı artmıştır. Ama büyük kentlerden çıkıp köylere ve kasabalara giderseniz karışmamış saf Türkler'e büyük ölçülerde rastlarsınız. Ben kendi deneyimlerimden biliyorum. Nitekim bu siteye üye olanların da önemli bir bölümünü tanıyorum; hiçbiri de gayri-Türk'e benzemiyor ve Türklük özelliklerini koruyorlar.

 Kazaklar ile Moğolların karışması zaten doğaldır. Zaten Hunlar döneminde bütün Bozkır Kavimleri birdi. Türk Moğo ayrılığı sonraki süreçte meydana gelmiştir. Toharlar bugün yaşamayan bir topluluktur, bir kısmının Uygurlarla karışmış olmaları bu gerçeği değiştirmiyor. Diğer Türk boylarının gene Türk Boylarıyla evlenmesi, melezlik göstergesi değildir. Aksine Türklüğün korunduğunun belgesidir.

Şimdi târihî kaynaklara baktığımızda pek çok Türk kavminde hem Beyaz hem de Sarı Irk'ın özelliklerini birarada görebiliyoruz. Örneğin Hunlar döneminde bile Hun ve Dīnglíng (Ting-ling) 丁零 gibi Türk kavimleri, Sarı Irk'tan olan diğer toplumların tersine vücut kılı daha fazla olarak betimlenmişlerdir. Ama gerek Hun koruganlarına, gerek Gök Türk dönemi heykellerine baktığımızda görüyoruz ki Türkler o dönemlerde de çekik gözlü idiler. Bugün baktığımızda da Kıpçak Bozkırı (Hazar-Karadeniz düzlükleri) ve Balkan Türkleri (Tatarlar) sarışınlığa, Güneybatı Asya Türkleri (Irak, Sûriye ve bir ölçüde Anadolu) esmer Ortadoğulu'ya, Türkistan Türkleri kumrallığa, Sibirya Türkleri de daha kara saçlılığa yatkındırlar. Bundan daha doğal olan birşey yoktur.

 Bunun esas sebebi TÜRKLÜĞÜN oluşumu esnasında iki ana kütlenin birleşmesinden oluşmasıdır:
 
 a)Alpinler: Ural Dağlarına ve Avrupa'ya yakın coğrafyada yaşayanlar 
 b)Turaniler: Orta Asya ve Sibirya bozkırlaırnda yaşayanlar 

 Bu iki topluluğun birleşmesi TÜRKLER'i oluşturdu.

Alıntı yapılan: TÜRK-KAN
Yani bu karışmalar Türkistan'daki Türklerin genelini etkileyen bir düzeyde değildir. Asıl tehlike Türkistan'dan ziyade Türkiye'dedir.

Türkistan'ın büyük kentlerinde yaşayan Türkler ister kabul edelim ister etmeyelim Sogdlular'ı ve Toharlar'ı Türkleştirerek onlarla karışmışlardır. Bu nedenle tipleri kentten kente değişmektedir. Kırsalda yaşayan Türkistan Türkleri'nde ise karışma çok daha az yüzeydedir. Sanırım en az karışanlar Türkmenler ile hâlâ katı boy düzenlerini sürdüren Kırgızlar'dır (Kırgızlar da Tanrı Dağları'na göçettikten sonra bölgenin yerlilerini kendi aralarına almışlar ancak onları "Dış Kırgız" olarak adlandırarak onları belli ölçüde kendi "İç Kırgız" dedikleri boylarından uzak tutmuşlardır).

 Bu söylediğiniz sadece Buhara şehri ve çevresi için geçerlidir Anda... Diğer şehirlerde Türkler etnik manada ezici bir hakimiyet kurmuşladır. Buhara'da bile Zeki Velidi Togan'ın söylediği Kent Türkleri hakimdiler. Bunlar her ne kadar karışık evlilikler yapmışlar ve Tacik-Fars kültürünün etkisinde kalmışlarsa da Türklüklerini korumuşlardır.

Türk târihini biz adam gibi araştırmadık; araştıranlar genelde hep Rus, Japon, Alman, İngiliz, Fransız, Çinli, Amerikalı, Macar, Fin, vs'dir. Beğenmediğimiz bu milletler olmasaydı biz Orta Asya târihi hakkında hiçbir şey bilmiyor olurduk. Yazdıklarınızdan Orta Asya târihçiliği hakkında pek bilgili olmadığınız anlaşılıyor.

Osmanlılar'dan önceki Türk târihini 18. yüzyılda yazmaya başlayanlar kimler? Fransızlar (de Groot, d'Ohsson, vs). Türkistan'da, Bozkır Kuşağı'nda ve Sibirya'da yüzlerce kazı yapan ve hâlâ da yapmakta olanlar kimler? İngilizler (Stein), Ruslar (saymakla bitmez), Almanlar, Fransızlar (Pelliot), Japonlar (Shiratori) vs. En eski Türk yazıtlarını bulan, çözen ve okuyanlar kimler? Romenler, İsveçliler (Starhemberg), Finliler (Thomsen), Ruslar (Radlof). Hun ve Gök Türk dönemi Türk târihi hakkında bilgiler veren târihî Çin kaynaklarını (bunlar olmasaydı o dönem hakkında hiçbir şey bilmiyor olurduk) çevirenler kimler? Ruslar (Biçurin), Fransızlar (Chavannes ve Pelliot), Çinliler (Liu Mau-tsai). Moğollar bile Gök Türk dönemi arkeolojisi konusunda bizden daha çok kazı yapıyorlar. Peki biz ne yaptık? Beğenmediğimiz bu adamlar olmasaydı bugün övündüğümüz târihimiz hakkında ne biliyor olurduk?

 Türk Tarihini araştırmaya kalkanlara nazi-faşist damgası vuranlar, onları tabutluklara tıkanların bunda günahı çok büyüktür. İnsanlarımızın Orta Asya Tarihini, Atalarımızı doğru düzgün öğrenememelerinin sebebide Tarih Eğitiminde hakim kılınan sapkın Anadolucu Revizyonist düşüncenin tesiridir. Sağ olsun Sol olsun, gelen bütün iktidarlar gerek devlet yönetiminde gerek eğitim ve kültürde İslam Öncesi Türk Kültürünü ve Tarihini yok saydılar. Hiçbiri Atatürk'ün mirasına sahip çımadı, onu yok etmek için ne gerekiyorsa yaptılar.

 Macar, Fin, Alman Türkologların ve Çinlilere ait eski yazılı kaynakların Türk Tarihini aydınlatmada önemli bir yere sahip olduklarını zaten kimse inkar etmiyor.

 TTK

 
Başlık: Ynt: Turan çıkıntısı
Gönderen: TiginNoyan - 01 Ekim 2007
Aynı düşüncelere sâhibiz anda ;) Benim dediklerim ile senin dediklerin aynı.
Başlık: Ynt: Turan çıkıntısı
Gönderen: ULUTÜRK - 08 Kasım 2007
Ya kardeşlerim bırakın bunları sen neysen o sun sen atanı soyunu biliyormusun biliyorsun kendini Türk olarak hissediyormusun hissediyorsun ırkını seviyormusun seviyorsun o halde mesele bitmiştir.Kafanızı kalıplara takmayın.Bende turan çıkıntısıda var sayılan özelliklerin tamamına yakınıda var ama olmasaydı da inanınki sorun etmezdim çünkü ben ne olduğumu biliyorum çünkü ben Türküm gerisi boş.
Başlık: KAFATASI
Gönderen: BOZKURT71 - 24 Kasım 2007
andalarım,TÜRKLERİN kafatası yapısında bilgisi olan var mı?benim bildlğim kafatasının arkasında bi cıkık kemik var..bu sadece türklere mahsus..eski savaşlarda veya toplu mezarlarda türkler bu kemik sayesinde ayırd ediliyor..bu konuyla ilgili paylaşımlarınızı bekliyorum..
Başlık: Ynt: KAFATASI
Gönderen: TÜRK-KAN - 24 Kasım 2007
http://www.hunturk.net/forum/index.php/topic,2566.0.html
Başlık: Ynt: Turan çıkıntısı
Gönderen: Bozkurt Umut - 13 Ocak 2008
Bende var Turan Cıkıntısı :)
Başlık: Ynt: Turan çıkıntısı
Gönderen: timurhan - 08 Şubat 2008
değerli kandaşlarım !ben yeni üyeyim adım muhammed nasır tuğşad afganıstan (güney türkistan)özbek türklerindenim izmırde yaşıyorum.mutlaka biyolojik yapı önemlidir ama sadece turan çıkıntısıyle kimsenin türklüğü ölçülmamalıdır.eğer biri Türk gibi yaşiyor ,Türk gibi düşünüyorsa o türktür.bu vesileyle hepinize merhaba demek istiyorum .TANRI TÜRKÜ YÜCE YARATMİŞ
Başlık: Ynt: Turan çıkıntısı
Gönderen: ÖTÜKENDEN KOPAN FIRTINA - 29 Şubat 2008
kardeşlerim turan çıkıntısı bendede var belirgin şekilde ben tarihçilere sorduğumda bunun benliğini koruyan Türkün kimliğidir demişlerdi
Başlık: Ynt: Turan çıkıntısı
Gönderen: rhakan - 10 Mayıs 2008
Sella Turkicca kafatasının tabanında bulunan eyer şeklinde bir çöküntü ve üzerinde çeşitli hormonlar salgılıyan bezelye büyüklüğünde bir bez barındırıyor yani kafatasının içinde dışarıdan tesbiti mümkün değil ve her insanda var Türk eyerini andırdığı için bu isim verilmiş Turan Çıkıntısı ise kafatasının dış yüzeyinde ve arkasında bulunan bir çıkıntı elle ve gözle görülebilir.Yani çıkıtı yumru şeklinde ise turan çıkıntısı eyer şeklinde ise sella turccia demek değil düzeltme gereği hissettim.saygıyla.
Başlık: Re: Turan çıkıntısı
Gönderen: Altay-Turan - 12 Mayıs 2008
Kazaklar Moğollar'la (ki o Moğollar da zamânında kendi bünyelerine aldıkları Türkler'le karışmışlardır), Uygurlar (Tarım Havzası Türkleri) Toharlar'la (hattâ Uygurlar'ın fiziksel özellikleri kentten kente değişir), Özbekler (Mâverâünnehr Türkleri) Sogdlular'la (daha doğrusu Özbekler'in büyük kentlerde yaşayanları), Azerbaycan Türkleri özellikle Bakü çevresinde yerlilerle (Azerbaycan'ın kırsal kesimlerinde karışım çok daha az olmuştur), Bulgar Türkleri Îrânî göçebeler ve Trak-Slavlar'la, Anadolu Türkleri de büyük kentlerde (kırsalda karışımın pek olmadığını biliyoruz; nitekim büyük kentlerde de karışımlar 19. yüzyıldan sonra hızlanmıştır) başka unsurlarla bir ölçüye kadar karışmışlardır. Îran'ın batısında ve güneyinde yaşayan Türkler (Güney Azerbaycan Türkleri ve Kaşkay Türkleri) ise ne yazık ki tip olarak pek Türk'e benzememektedirler (halbuki göçebe Kaşkaylar'ın Türk tipini korumuş olmaları gerekmekteydi). Hattâ Zeki Velidî Togan'a göre Moğollar'ın 13.-14. yüzyıllarda Îran'dan Anadolu'ya sürdükleri Fars köylüleri de yerleştikleri kasabalar ve kentlerde Türkler'in arasında eriyip Türkleşmişlerdir. Târih içerisinde değişik Türk kavimleri de birbirleriyle karışmışlardır; örneğin Moğol İstilâları'ndan kaçan Kıpçaklar İtil-Kama sahasında yaşayan Bulgar Türkleri ile karışarak onları Kıpçaklaştırmış ve bugünkü Kazan Tatarları'nı oluşturmuşlardır (Kıpçaklar'la karışmayan İtil Bulgarları bugünkü Çuvaşlar olup çok farklı bir lehçe konuşmaktadırlar); aynı dönemde Anadolu'ya ve Kafkaslar'a kaçan Kıpçaklar da büyük oranda Türkmenler'le karışmış ve Türkmenleşmişlerdir, ya da Kuzey Kafkasya'da gördüğümüz gibi oranın yerli Türkleri'ni (Karaçaylar ve Balkarlar) Kıpçaklaştırmışlardır. Bugün ne yazık ki Türkiye Türkleri'nde etnik bilinç çok zayıfladığı için etnikler ve ırklar arası evlilikler çoğalmış, etnik kırmaların da sayısı artmıştır. Ama büyük kentlerden çıkıp köylere ve kasabalara giderseniz karışmamış saf Türkler'e büyük ölçülerde rastlarsınız. Ben kendi deneyimlerimden biliyorum. Nitekim bu siteye üye olanların da önemli bir bölümünü tanıyorum; hiçbiri de gayri-Türk'e benzemiyor ve Türklük özelliklerini koruyorlar.

 Kazaklar ile Moğolların karışması zaten doğaldır. Zaten Hunlar döneminde bütün Bozkır Kavimleri birdi. Türk Moğo ayrılığı sonraki süreçte meydana gelmiştir. Toharlar bugün yaşamayan bir topluluktur, bir kısmının Uygurlarla karışmış olmaları bu gerçeği değiştirmiyor. Diğer Türk boylarının gene Türk Boylarıyla evlenmesi, melezlik göstergesi değildir. Aksine Türklüğün korunduğunun belgesidir.

Şimdi târihî kaynaklara baktığımızda pek çok Türk kavminde hem Beyaz hem de Sarı Irk'ın özelliklerini birarada görebiliyoruz. Örneğin Hunlar döneminde bile Hun ve Dīnglíng (Ting-ling) 丁零 gibi Türk kavimleri, Sarı Irk'tan olan diğer toplumların tersine vücut kılı daha fazla olarak betimlenmişlerdir. Ama gerek Hun koruganlarına, gerek Gök Türk dönemi heykellerine baktığımızda görüyoruz ki Türkler o dönemlerde de çekik gözlü idiler. Bugün baktığımızda da Kıpçak Bozkırı (Hazar-Karadeniz düzlükleri) ve Balkan Türkleri (Tatarlar) sarışınlığa, Güneybatı Asya Türkleri (Irak, Sûriye ve bir ölçüde Anadolu) esmer Ortadoğulu'ya, Türkistan Türkleri kumrallığa, Sibirya Türkleri de daha kara saçlılığa yatkındırlar. Bundan daha doğal olan birşey yoktur.

 Bunun esas sebebi TÜRKLÜĞÜN oluşumu esnasında iki ana kütlenin birleşmesinden oluşmasıdır:
 
 a)Alpinler: Ural Dağlarına ve Avrupa'ya yakın coğrafyada yaşayanlar 
 b)Turaniler: Orta Asya ve Sibirya bozkırlaırnda yaşayanlar 

 Bu iki topluluğun birleşmesi TÜRKLER'i oluşturdu.

Alıntı yapılan: TÜRK-KAN
Yani bu karışmalar Türkistan'daki Türklerin genelini etkileyen bir düzeyde değildir. Asıl tehlike Türkistan'dan ziyade Türkiye'dedir.

Türkistan'ın büyük kentlerinde yaşayan Türkler ister kabul edelim ister etmeyelim Sogdlular'ı ve Toharlar'ı Türkleştirerek onlarla karışmışlardır. Bu nedenle tipleri kentten kente değişmektedir. Kırsalda yaşayan Türkistan Türkleri'nde ise karışma çok daha az yüzeydedir. Sanırım en az karışanlar Türkmenler ile hâlâ katı boy düzenlerini sürdüren Kırgızlar'dır (Kırgızlar da Tanrı Dağları'na göçettikten sonra bölgenin yerlilerini kendi aralarına almışlar ancak onları "Dış Kırgız" olarak adlandırarak onları belli ölçüde kendi "İç Kırgız" dedikleri boylarından uzak tutmuşlardır).

 Bu söylediğiniz sadece Buhara şehri ve çevresi için geçerlidir Anda... Diğer şehirlerde Türkler etnik manada ezici bir hakimiyet kurmuşladır. Buhara'da bile Zeki Velidi Togan'ın söylediği Kent Türkleri hakimdiler. Bunlar her ne kadar karışık evlilikler yapmışlar ve Tacik-Fars kültürünün etkisinde kalmışlarsa da Türklüklerini korumuşlardır.

Türk târihini biz adam gibi araştırmadık; araştıranlar genelde hep Rus, Japon, Alman, İngiliz, Fransız, Çinli, Amerikalı, Macar, Fin, vs'dir. Beğenmediğimiz bu milletler olmasaydı biz Orta Asya târihi hakkında hiçbir şey bilmiyor olurduk. Yazdıklarınızdan Orta Asya târihçiliği hakkında pek bilgili olmadığınız anlaşılıyor.

Osmanlılar'dan önceki Türk târihini 18. yüzyılda yazmaya başlayanlar kimler? Fransızlar (de Groot, d'Ohsson, vs). Türkistan'da, Bozkır Kuşağı'nda ve Sibirya'da yüzlerce kazı yapan ve hâlâ da yapmakta olanlar kimler? İngilizler (Stein), Ruslar (saymakla bitmez), Almanlar, Fransızlar (Pelliot), Japonlar (Shiratori) vs. En eski Türk yazıtlarını bulan, çözen ve okuyanlar kimler? Romenler, İsveçliler (Starhemberg), Finliler (Thomsen), Ruslar (Radlof). Hun ve Gök Türk dönemi Türk târihi hakkında bilgiler veren târihî Çin kaynaklarını (bunlar olmasaydı o dönem hakkında hiçbir şey bilmiyor olurduk) çevirenler kimler? Ruslar (Biçurin), Fransızlar (Chavannes ve Pelliot), Çinliler (Liu Mau-tsai). Moğollar bile Gök Türk dönemi arkeolojisi konusunda bizden daha çok kazı yapıyorlar. Peki biz ne yaptık? Beğenmediğimiz bu adamlar olmasaydı bugün övündüğümüz târihimiz hakkında ne biliyor olurduk?

 Türk Tarihini araştırmaya kalkanlara nazi-faşist damgası vuranlar, onları tabutluklara tıkanların bunda günahı çok büyüktür. İnsanlarımızın Orta Asya Tarihini, Atalarımızı doğru düzgün öğrenememelerinin sebebide Tarih Eğitiminde hakim kılınan sapkın Anadolucu Revizyonist düşüncenin tesiridir. Sağ olsun Sol olsun, gelen bütün iktidarlar gerek devlet yönetiminde gerek eğitim ve kültürde İslam Öncesi Türk Kültürünü ve Tarihini yok saydılar. Hiçbiri Atatürk'ün mirasına sahip çımadı, onu yok etmek için ne gerekiyorsa yaptılar.

 Macar, Fin, Alman Türkologların ve Çinlilere ait eski yazılı kaynakların Türk Tarihini aydınlatmada önemli bir yere sahip olduklarını zaten kimse inkar etmiyor.

 TTK

 

Anda,

Orijinal Türk Beyaz'dir benim bildigim.
Bugünkü Mogolistan'in eski bir Beyaz yurdu oldugunu biliyorum ve buda kanitlanmistir.
Daha sonra çin'in kuzeyinden gelen Sari'larla karistik. Zaman içinde Bati'ya gittikçe beyaz'lastik.
Ilk karismada, tahminen 1/3 Sari, 2/3 Beyaz'dik. Bugün Anadolu'da Sari gen %7 civarinda'dir. Bulgar'lar ve Macar'lardada bu (onlar daha Bati'da oldugundan, ilk bastan beri, daha fazla Beyaz'di) bu daha azdir.
Macaristan'da, Sari gen'in, Türkiye'de oldugundan daha fazla oldugunu duymustum.

Karismamiz konusu ise, evet, 1850'lilerden itibaren, Kafkas ve Balkan'lardan göçenlerle olmustur.


ANCAK, BIR TEORIYE GÖRE'DE: ILK TÜRKLER KARISMADAN DEGILDE, SIBIRYA'YA GÖCEN BEYAZ'LARDAN TÜREMEDIR. BUNA GÖRE, ELMACIK KEMIKLERIMIZ SIBIRYA'NIN SOGUK HAVASINA GÖRE SEKILLENMISTIR, VE HIC SARI OLMAMISIZDIR.
BU TEORIYI SAVUNANLAR ARGÜMAN'I SUDUR:
TÜM SARILAR DOLIKOSEFAL OLUR, FAKAT TÜRK'LER BRAKISEFAL'DIR. YALNIZ BEYAZ'LAR (ALPIN) BRAKISEFAL OLUR;

Kendi fikrim sudur:
Ilk Türk'ler Fin(Sibirya)-Alp(OrtaAsya) oldugunu düsünüyorum; daha sonra uzak dogu'dan (kuzey çin-kore) gelen Mogol'larla kismi olarak karistik. Onlar'a dilimizi verdik. Kore'liler ve Japon'lar, sonradan ortaya çiktilar, Mogol soylu'dur.

Ilk Türk'lerin kökeni daha Bati'da oldugunu düsünüyorum. Sümer dilindeki Türkçe ile benzerlik (Sümer dili ne Aryani idi, nede Sami) buna kanit olabilir.

Sunu belirtmek gerekirki, Asirlardan beri aldigimiz yol, bizi diger tüm beser'lerden farkli kilmistir. BIZ FARKLI BIR IRK'IZ. Beyaz'da sayilsak, en fazla bizi Bulgar'larla bir tutacaklar ki onlarda 3. sinif beyaz sayiliyorlar. Sari, artik, sayilamayiz.

Kendimizi diger Millet'lere göre siniflandiracak olursak, kafataslarimizin (hakiki Türkler) Fin'li-Eston-Bulgar-karismamis Macar'larla bir oldugu gözüküyor.

Sunu'da belirtmeliyim ki, Orijinal Türk'lere, kanimca, biz Orta Asya'li Türk'lerden daha fazla benziyoruz. Onlar Mogol tecavüzüne ugradilar; bu bir gerçektir.
Başlık: Re: Turan çıkıntısı
Gönderen: Altay-Turan - 12 Mayıs 2008
Türk'ler asil ve üstün bir Medeniyet'ten diler.
Eski Misir'in beyaz'lari ve Sümer'lilerin Türk olabilecegine dair bulgular vardir, en azindan Türk Tarih Tezi böyle der.

Kizil Tamu Anda'ma katiliyorum. Bence Türk düsmanlari belgeleri yok etmislerdir, sirf bizi asagi göstermek için.
Başlık: Ynt: Turan çıkıntısı
Gönderen: ilteris9 - 13 Mayıs 2008
Altay-Turan,

Dediğin görüşler, Batılıların "Sarı = İlkel" savına karşı bâzı aşağılık komplekslilerin çıkardıkları, buram buram Batıcılık ve Avrupacılık kokan görüşlerdir. Ne yazık ki bu görüş hâlâ varlığını sürdürmektedir. Türklerin ortaya çıktığı bölgelerde (Yenisey Havzası, Moğolistan, Kuzey Çin'in Türk yerleşim bölgeleri) yapılan kazılarda ortaya çıkan Türk iskeletleri hep Batılılarca "Sarı Irk" olarak adlandırılan antropolojik ırk türüne girmektedir. Nitekim bölgeye "Beyaz" göçü MÖ 1500 dolaylarında olmuştur. Bunun izleri de, Türklerin komşularına oranla daha kıllı vücutlara sâhip olmalarında görülmektedir.

Üstün olmak için illâ "Beyaz" olmak gerekmiyor. Bu tez, Avrupalıların uydurduğu ırkçı bir târih-antropoloji görüşüdür.
Başlık: Ynt: Turan çıkıntısı
Gönderen: motun yabgu - 13 Mayıs 2008
Timurhan! Türk gibi yasayip Türk gibi düsünmekle Türklük oluyorsa,Türkiyede yasayan  zenciler,cingeneler itler krtlerde Türk´mü?