Türkçü Turancı Otağ

GENEL KONULAR OTAĞI => GÜNCEL => Konuyu başlatan: Türkistan Ordusu - 03 Ocak 2012

Başlık: Çin, yeni "süper güç" olabilir mi?
Gönderen: Türkistan Ordusu - 03 Ocak 2012
Öncelikle herkese iyi akşamlar. Son aylarda uluslararası medyada giderek bu sarı fareler daha fazla yer tutuyor. Bunların ekonomik atılımları, askeri modernizasyonları, Afrika başta olmak üzere dünyanın geri kalanındaki yatırımları, hatta uzay programları (kendi uzaya gönderdiklerine taykonot diyorlar) başta etrafındaki ülkeleri olmak üzere dünyanın dikkatini çekiyor.

Bir makale:

Alıntı

Çin Yüzyılı başladı mı?

Birçok uzman “Amerikan Yüzyılı”nın sona erdiğini söylüyor. Son ekonomik gelişmeler de bu teşhisi doğrular nitelikte. Peki, Çin siyasi açıdan da ABD’nin liderliğini ele geçirmek üzere mi?

Çin, Batı ile arasındaki farkın kapanmakta olduğunu göstermek için hiçbir fırsatı kaçırmıyor: Olimpiyat Oyunları’nı düzenliyor, Expo 2010’a ev sahipliği yapıyor, taykonotlarını uzaya, araştırma denizaltılarını denizin derinliklerine gönderiyor, beş yıl zarfında dünyanın en büyük hızlı tren ağını inşa ediyor. Pekin Halk Üniversitesi’nden Profesör Jin Canrong, Çin’in uslu bir öğrenci gibi Washington’daki büyük ustasının sözünü dinlediği günlerin geride kaldığını söylüyor. "Durum beş yıl öncekinden çok farklı." diyen Canrong "Çin ve ABD ilişkilerini artık eşit düzeyde sürdürüyorlar. Geçmişte ABD taleplerini dile getirir, Çin de öğretmeninin sorularını cevaplandıran bir öğrenci gibi cevap verirdi, yani çok pasif bir roldeydi.” şeklinde konuşuyor.

Güçlenen Çin, çıkarlarını savunuyor Günümüzde ise Çin, başta toprak bütünlüğü olmak üzere, tüm konularda kendi çıkarlarını dile getiriyor ve savunuyor. Hong Kong Üniversitesi’nden siyaset bilimci David Zweig, Tibet ile Pekin tarafından kendi parçası olarak görülen Tayvan’ın bu çıkarların başında geldiğini belirtiyor. Zweig „Şimdi kendini daha güçlü hisseden Çin’e kalsa, ABD’nin Tayvan’a silah satmasını da engelleyecek. Öte yandan ABD Çin’in silahlanmasını kaygıyla izliyor. Bu nedenle de Çin ordusunu yakından takip ediyor, bu ise Çin tarafından iç meselelerine müdahale olarak değerlendiriliyor.” tespitini yapıyor.

"ABD bölgesel anlaşmazlıklara karışmasın" Komünist Parti yetkilileri bu konuda gayet açık bir tavır sergiliyor. ABD Dışişleri Bakanı Clinton’ın Vietnam ve Filipinler gibi Çin’in güneydeki komşularına, Pekin ile aralarında Güney Çin Denizi'ndeki egemenlik hakları konusunda süren anlaşmazlıkta destek vermeye hakkı olmadığını belirten parti yetkilileri, bunun bölgesel bir anlaşmazlık olduğunu kaydediyor. Çin, Japonya ile de küçük adalar ve buna bağlı olarak denizin dibinde petrol yatağı arama hakkı konusunda çekişiyor. Pekin kısa bir süre önce de ilk uçak gemisini tamamladı. Ancak Pekin Halk Üniversitesi’nden Profesör Jin Canrong, Çin’in askerî alanda süper güç olma yolunda ilerlediği yönündeki iddiaların yersiz olduğunu kaydediyor. „Hiçbir Çinli kalkıp ülkesini küresel oyuncu olarak adlandırmıyor." diyen Canrong "Çin kendini dünyada belli bir nüfuza sahip ve Doğu Asya’da etkili, ancak ulusal birliğini henüz tamamlayamamış bölgesel bir güç olarak görüyor. Tayvan sorunu hâlâ gündemde.” ifadelerini kullanıyor. Karşılıklı güvensizlik Çinli Profesör Jin ve Amerikan meslektaşı Zweig’ın görüş birliği içinde olduğu bir nokta var. İkisi de tarafların birbirine güven duymadığını vurguluyor. ABD ile Avrupa arasında da sorunların olduğunu, ama ilişkilerin temelinde güvenin bulunduğunu belirten Zweig "Bu ABD ile Çin arasında böyle değil. İklim konferanslarında verilip tutulmayan sözler, Dalay Lama yapılan görüşmeler, silah sevkiyatları – tüm bunlar karşılıklı güvensizliği güçlendiriyor. İki taraf da diğerinin kendisine hükmetmek istediği şüphesini taşıyor.” diyor.

Artan güç ile gelen sorumluluk Profesör Jin geleceğe yönelik şu öngörüde bulunuyor: „Çin, yeni kazandığı gücün aynı zamanda da sorumluluk anlamına geldiğinin farkında. Çin bu sorumluluğu üstlenmeye hazır ve afet yardımından bulaşıcı hastalıklarla mücadeleye ve teröristler ile korsanlara karşı verilen savaşa kadar ABD ile işbirliği içinde. Kanımca Çin gelecekte daha da fazla sorumluluk üstlenecek.” Çin sürekli kendi çıkarlarını kolluyor. Afrika’da gösterilen angajmanın arkasında da yeraltı kaynakları ve uzun vadede zirai alan konusunda kendini güvenceye alma düşüncesi yatıyor. Batı’nın verdiği kalkınma yardımı çoğunlukla reformlara bağlı tutulurken, Çin ticareti tercih ediyor ve petrol karşılığı silah satıyor, ya da bakır karşılığında yol inşa ediyor.

"Merkez Komite dünyayı tanımıyor" Ancak David Zweig, dünya çapında artan nüfuzuna rağmen, Çin yönetiminin en önemli hedefinin ülke içinde istikrar olduğunu belirtiyor. Eski Devlet Başkanı Jiang Zemin döneminin sona ermesinin ardından, en üst düzey yöneticiler arasında uluslararası tecrübesi olan bir isim kalmadığına dikkat çeken Zweig, bunun 1940’lı yıllardan beri olmayan bir durum olduğunu belirterek şöyle devam ediyor: "Merkez Komitesi üyelerinin belki sadece yüzde üç veya dördü uzunca bir süre yurtdışında kalmıştır. Belki de dünyayı bizim sandığımız kadar iyi tanımıyorlardır.”


http://dunya.milliyet.com.tr/cin-yeni-super-guc-olabilir-mi-/dunya/dunyadetay/12.08.2011/1425904/default.htm (https://www.hunturk.net/forum/sistem.php?islem=yonlendir&url=aHR0cDovL2R1bnlhLm1pbGxpeWV0LmNvbS50ci9jaW4teWVuaS1zdXBlci1ndWMtb2xhYmlsaXItbWktL2R1bnlhL2R1bnlhZGV0YXkvMTIuMDguMjAxMS8xNDI1OTA0L2RlZmF1bHQuaHRt)

Abd Irak'ı terk ederken açıkça Asya'ya gidiyorum dedi. Avustralya'da yeni bir üs açtılar; Vietnam, Filipinler gibi ülkelere yine Amerikalılar silah satıyor.

Bu şerefsizler Uyguristan'ın etnik yapısını kendi lehlerine çevirdiler. Tren yolu inşa etmişler; trenler hergün han çinlisi getirip boşaltıyormuş... Urumçi ve Kaşgar gibi kentlerde Uygurların artık azınlık oldukları söyleniyor.

Dünyanın başına bela olacak bunlar.

Napolyon'un ünlü bir sözü vardır: "bırakın çinlileri uyusunlar, uyandıklarında dünyayı sarsacaklar"..


Türkiye ileride Japonya ile ortaklık ve ittifak kuracak (kurmalı) diye düşünüyorum.
Düşünceleriniz nelerdir arkadaşlar?








Başlık: Ynt: Çin, yeni "süper güç" olabilir mi?
Gönderen: TÜRK-KAN - 04 Ocak 2012
Bu şerefsizler Uyguristan'ın etnik yapısını kendi lehlerine çevirdiler. Tren yolu inşa etmişler; trenler hergün han çinlisi getirip boşaltıyormuş... Urumçi ve Kaşgar gibi kentlerde Uygurların artık azınlık oldukları söyleniyor.

Türkiye ileride Japonya ile ortaklık ve ittifak kuracak (kurmalı) diye düşünüyorum.
Düşünceleriniz nelerdir arkadaşlar?

 Çin; Amerika ve Rusya'dan hiç farklı olmayan, emperyalist bir güçtür ve de Türklere düşmandır. Doğu Türkistan sizinde belirttiğinz gibi işgal altındadır. Urumçi şehrinde Türk nüfus ancak %10-12 civarındadır. Doğu Türkistan'ın yanında Çin; Türkmenistanla imzaladığı petrol ve doğalgaz artı bunların kendisine aktarılmasını sağlayacak boru hattının inşası anlaşmasını da çoktan imzaladı. Yani hedefleri artık Sibirya ve Batı Türkistan gibi gözüküyor. Eğer orada Rusya olmasaydı, çoktan buralar Çin'in işgali altına girerdi. Çünkü Türk Cumhuriyetlerinin hepsini toplasak Çin'in askeri, ekonomik gücünün %10'u etmiyor.
 
 Kaşgar, Hoten gibi şehirlerde Uygur soydaşlarımız çoğunluktadır. Ancak buralarada Çinli yerleştirmeye başlamışlar.

 II.Dünya savaşı'nda yenilen ve savaş sonrası imzaladığı teslim anlaşmasının biri olarak konan madde sonucu; Japonya'nın ordusu dağıtılmıştır. Şu an Çin Tehdidi'nin çoğalmasıyla bir minyatür ordu kurmaya başladılar. Ancak Japonya'yı bugün Çin tehdidinden koruyan Okinawa adasındaki Amerikan Üsleridir. Yani Japonlarla askeri bir ittifakın Çin'i durdurması oldukça zor gözükmektedir. Lakin siyasi, ekonomik, teknolojik işbirliği bağlamında; Çin'e karşı ortak stratejiler izlenmesi ve ittifak yapılması, hem kısa hem uzun vadede faydalı olabilir.

 Çin tehdidinden rahatsız olan salt Japonya'da değildir. Güney Kore, Rusya, Hindistan, Endonezya, Malezya ve Vietnam'da Çin'in saldırgan, yayılmacı politikalarından oldukça rahatsızdırlar. Bu ülkelerden Rusya ve Hindistan Çin'i dengeleyebilecek yegane güç olarak gözükmektedirler.

 Hem Rusya'nın hem de Hindistan'ın Çin'e karşı olumsuz bakışları mevcuttur.

 Çinliler, Mao döneminde Sovyet Rusya'dan Nükleer Silah planlarını çaldılar ve derhal Ruslara karşı tavır aldılar. Ayrıca iki devlet, Sosyalist Devrim süreçlerini farklı yorumlayarak birbirilerine en ağır şekilde saldırıyorlardı. Örneğin Moskova, devrimde kendi modelinin uygulanması gerektiğinde ısrarcıydı. Çin tarafı ise bunun kendi ve dünyadaki başka ülklerdeki devriminlerin dinamikleriyle uyuşmadığını belirterek Sovyet Rusya'ya "Sosyal Emperyalist" suçlamasında bulundu. Bu süreçte sık sık sınır anlaşmazlıkları ve bazı ufak çatışmalar oldu. Ancak konvansiyonel çapta herhangi bir savaş yaşanmadı. Dünyadaki Sol hareketlere de bu yansıdı. Moskova ve Pekin yanlısı gruplar birbirleriyle şiddetli mücadelelere girdiler.

 O günden bugüne her ne kadar ideolojik, sosyal değişimler(Sovyetlerin Dağılması, Çin'in Mao'dan sonra Ekonomide katı Komünist yaklaşıma son vermesi vs.); meydana geldi.

 Hindistan ise bağımsızlık sonrasında durmadan Pakistan ile savaştı. Pakistan'a Çin silah ve ekonomik yardımda bulunması iki ülkenin arasını bozdu. Bugünde Çin-Pakistan ev Sri Lanka; Hintlilere karşı müttefiktirler. 3 kez Hint-Çin sınır savaşları yaşandı. Çin hala şu an Hindistan'da çok güçlenmekte olan Maoist terörist gruplara da sürekli destek sağlamaktadır. Hindistan'ın hemen kuzeyindeki Nepal'de de monarşi birkaç yıl önce yıkılarak Çin yanlısı Maocu bir iktidar geldi.

 Sonuç olarak bana göre Çin'in askeri bir güç kullanılarak yıkılması imkansız gözükmektedir. Çünkü Amerika, Çin'e bağımlı olarak yaşamaktadır. Amerikan Merkez Bankası'ndaki nakit tahvillerinin çoğu Çin'e aittir. Çin hem Amerika'nın savaş masraflarının hem de iç borcunun büyük kısmını finanse etmektedir. Yani Amerika'nın en iyi ihtimalle olası bir krizde tarafsız kalacağını tahmin etmek hiçte güç değildir.

 İşe Türk dünyası açısından bakarsak Türkiye'nin bölgede ciddi askeri bir kuvvetinin olmadığını görürüz. Bunların yavaşta olsa Kırgızistan ve Kazakistan'a konuşlandırılması gereklidir. Çünkü Çin'in olası bir işgali esnasında; ilk saldıracağı ülkeler bunlardır. Bu noktada Rusya'nın sessiz klamayacağı aşikardır. Ne de olsa bu cumhuriyetleri hala kendi çöplüğü olarak görmektedir. Hindistan'ın yapacağı askeri hareketlerde Çin'i, Tibet faktörünü de gözetmesini sağlayacaktır.

 Siyasi olarak Çin'de gelişen ekonominin arttırdığı lüks tüketim ve daha iyi yaşam standartlarına paralel olarak Çin Halkı'nın önemli bir kesimi dış dünya ile içli dışlı olmuştur. Yönetimdeki ÇKP(Çin Komünist Partisi), etkisi gün geçtikçe artan bu grubun baskılarını üzerinde daha da fazla hissedecektir. Çin'in Doğu Türkistan ve Tibet meselelerinde gelecekteki yaklaşımının anahtarı da bu insanların yönetimde daha fazla yar almalarıyla yakından alakalıdır. Çin'in tek partili rejiminin yıkılması ve Demokrasiye geçişi; Doğu Türkistan'daki soydaşlarımızın geleceği ile ilgili kendi kararlarını almalarına olanak tanıyacaktır.

 Tabii bu süreçte; Türkiye'nin sadece kendisi olarak değil, Rusya, Hindistan ve Türk Cumhuriyetleri'ni de katarak hem yoğun diplomasi, ekonomik ve askeri ilişkilerini geliştirmesi gerekmektedir. Lakin bunu yapabilecek çapta ve vizyonda siyasilerimiz olmadığı için bütün bunlar maalesef kızgın kumlarla dolu çölde ufukta bir serap görmek gibi bir şeydir.

 



 
 
Başlık: Ynt: Çin, yeni "süper güç" olabilir mi?
Gönderen: Böri - 04 Ocak 2012
Çin hakkında daha önce yazdıklarımı tekrar ediyorum:

Alıntı
Her Çinliyi Konfüçyüs sanmak! :

Ülkemizde sürekli olarak "Çin mucizesi" denilir, Çin övüldükçe övülür...

Çin (ve Japonya), I.Dünya Savaşı'nda İngiltere-Fransa-ABD'nin müttefikiydi! Batılılar 19.yüzyıldan beri Çin üzerinde etkili olmuşlardır. Eski Çin bitmiştir. Çin artık 19.yüzyıldan beri Batı'nın bir parçasıdır!

Sun Yat Sen ve Çan Kay Şek masondu! Komünist Mao'nun da akıl hocaları Yahudiydi! (Burada Komünizm-Masonluk bağlantısına girmiyorum... Başlı başına bir konudur.)

Günümüzde de Çin, yansıtılmak istendiği gibi ABD'nin düşmanı değil, tam tersi müttefikidir! Çin şehirleri neredeyse birer New York'a dönüşmüştür! ("Komünist" geçinen Çin aslında Kapitalist bir ülkedir! Gerçek budur!)

Çin-Tayvan gerginliği de tipik bir ABD taktiğidir!

"Şehir efsanesi" gibi ama hep söylenir durur: Eğer bir gün ABD çökerse, Yahudiler Çin'i "Yeni ABD" haline getirecekler diye...

Çin, tarih boyunca Türklerin "düşmanı" olmuştur.

Bu yüzden Çin hayranlığına bir son verilmelidir! Her Çinli Konfüçyüs değildir!


Alıntı
Çin'in Uygurlara karşı uyguladığı zulüm ortadadır!

Türkiye, Doğu Türkistan'ın bağımsızlığını savunmalıdır. (Bu konuda genelde "ABD-İsrail çizgisine düşmemek için çekingen davranıyoruz" izlenimi verilmektedir. Oysa Çin, gösterilmek istendiği gibi ABD'nin bir rakibi değil, işbirlikçisidir! / Ayrıca Türkiye'nin önemli bir bölümü zaten ABD ve İsrail'e hizmet etmektedir! Bu davranışları "normal" oluyor da, Uygurları desteklemek mi "anormal" oluyor?)

Çinliler geçmişte "Siz Uygurları desteklerseniz biz de PKK'yı destekleriz." demiştir.

Çin-Yahudi, Çin-PKK ilişkileri incelenmelidir!


Alıntı
not: Aslında normal şartlar geçerli olsa Kuzey Kore-Güney Kore barışçı bir biçimde birleşebilir! Düşmanlığı körükleyen ABD'dir! (Aynı şey Çin-Tayvan sorunu içinde geçerlidir!)

Sonuç olarak, Çin-Tayvan-Kuzey Kore-Güney Kore-Japonya; Yahudilerin-Masonların at oynattığı ülkelerdir. Bir Türk olarak bu ülkelere karşı bir hayranlık duymuyorum!

"Türk" Basını tarafından kamuoyuna empoze edilen "Çin Mucizesi", "Kore Mucizesi", "Japon Mucizesi" KOCA BİR YALANDIR!
Başlık: Ynt: Çin, yeni "süper güç" olabilir mi?
Gönderen: Çağrıbey - 04 Ocak 2012
Alıntı
"Türk" Basını tarafından kamuoyuna empoze edilen "Çin Mucizesi", "Kore Mucizesi", "Japon Mucizesi" KOCA BİR YALANDIR!
Mucizeleri başka milletlere yakıştırma eğilimi; kişi veya toplumların cahilliklerinin ve milli kimliklerine yabancılaşmanın yanı sıra bilinç altlarında yer tutmuş olan eziklik ve aşağılık kompleksinin tezahürüdür.
Tarihin, son bir kaç yüz yıldır gördüğü en büyük mucize TÜRK MUCİZESİ'dir.
Bitmiş, tükenmiş, yok olmuş sanılan ve vatanı işgal edilmiş bir millet, Türk Milleti, güçlerinin doruğunda olduğu kuruntusundaki haçlı batıya karşı verdiği Milli Mücadeleyle tarihin eşine az tanık olacağı bir şamar atarak TÜRK MUCİZESİ'ni gerçekleştirmiştir.
Eğer bir mucizeden bahsedilecekse bunun adı:
TÜRK MUCİZESİ'dir.

Ne mutlu Türk doğup, Türk gibi yaşayana!
Saygılarımla..
Çağrıbey

Başlık: Ynt: Çin, yeni "süper güç" olabilir mi?
Gönderen: Türkistan Ordusu - 05 Ocak 2012
Çin; Amerika ve Rusya'dan hiç farklı olmayan, emperyalist bir güçtür ve de Türklere düşmandır. Doğu Türkistan sizinde belirttiğinz gibi işgal altındadır. Urumçi şehrinde Türk nüfus ancak %10-12 civarındadır. Doğu Türkistan'ın yanında Çin; Türkmenistanla imzaladığı petrol ve doğalgaz artı bunların kendisine aktarılmasını sağlayacak boru hattının inşası anlaşmasını da çoktan imzaladı. Yani hedefleri artık Sibirya ve Batı Türkistan gibi gözüküyor. Eğer orada Rusya olmasaydı, çoktan buralar Çin'in işgali altına girerdi. Çünkü Türk Cumhuriyetlerinin hepsini toplasak Çin'in askeri, ekonomik gücünün %10'u etmiyor.
 
 Kaşgar, Hoten gibi şehirlerde Uygur soydaşlarımız çoğunluktadır. Ancak buralarada Çinli yerleştirmeye başlamışlar.

 II.Dünya savaşı'nda yenilen ve savaş sonrası imzaladığı teslim anlaşmasının biri olarak konan madde sonucu; Japonya'nın ordusu dağıtılmıştır. Şu an Çin Tehdidi'nin çoğalmasıyla bir minyatür ordu kurmaya başladılar. Ancak Japonya'yı bugün Çin tehdidinden koruyan Okinawa adasındaki Amerikan Üsleridir. Yani Japonlarla askeri bir ittifakın Çin'i durdurması oldukça zor gözükmektedir. Lakin siyasi, ekonomik, teknolojik işbirliği bağlamında; Çin'e karşı ortak stratejiler izlenmesi ve ittifak yapılması, hem kısa hem uzun vadede faydalı olabilir.

 Hem Rusya'nın hem de Hindistan'ın Çin'e karşı olumsuz bakışları mevcuttur.

 Çinliler, Mao döneminde Sovyet Rusya'dan Nükleer Silah planlarını çaldılar ve derhal Ruslara karşı tavır aldılar. Ayrıca iki devlet, Sosyalist Devrim süreçlerini farklı yorumlayarak birbirilerine en ağır şekilde saldırıyorlardı. Örneğin Moskova, devrimde kendi modelinin uygulanması gerektiğinde ısrarcıydı. Çin tarafı ise bunun kendi ve dünyadaki başka ülklerdeki devriminlerin dinamikleriyle uyuşmadığını belirterek Sovyet Rusya'ya "Sosyal Emperyalist" suçlamasında bulundu. Bu süreçte sık sık sınır anlaşmazlıkları ve bazı ufak çatışmalar oldu. Ancak konvansiyonel çapta herhangi bir savaş yaşanmadı. Dünyadaki Sol hareketlere de bu yansıdı. Moskova ve Pekin yanlısı gruplar birbirleriyle şiddetli mücadelelere girdiler.

 Hindistan ise bağımsızlık sonrasında durmadan Pakistan ile savaştı. Pakistan'a Çin silah ve ekonomik yardımda bulunması iki ülkenin arasını bozdu. Bugünde Çin-Pakistan ev Sri Lanka; Hintlilere karşı müttefiktirler. 3 kez Hint-Çin sınır savaşları yaşandı. Çin hala şu an Hindistan'da çok güçlenmekte olan Maoist terörist gruplara da sürekli destek sağlamaktadır. Hindistan'ın hemen kuzeyindeki Nepal'de de monarşi birkaç yıl önce yıkılarak Çin yanlısı Maocu bir iktidar geldi.

 Sonuç olarak bana göre Çin'in askeri bir güç kullanılarak yıkılması imkansız gözükmektedir. Çünkü Amerika, Çin'e bağımlı olarak yaşamaktadır. Amerikan Merkez Bankası'ndaki nakit tahvillerinin çoğu Çin'e aittir. Çin hem Amerika'nın savaş masraflarının hem de iç borcunun büyük kısmını finanse etmektedir. Yani Amerika'nın en iyi ihtimalle olası bir krizde tarafsız kalacağını tahmin etmek hiçte güç değildir.

 İşe Türk dünyası açısından bakarsak Türkiye'nin bölgede ciddi askeri bir kuvvetinin olmadığını görürüz. Bunların yavaşta olsa Kırgızistan ve Kazakistan'a konuşlandırılması gereklidir. Çünkü Çin'in olası bir işgali esnasında; ilk saldıracağı ülkeler bunlardır. Bu noktada Rusya'nın sessiz klamayacağı aşikardır. Ne de olsa bu cumhuriyetleri hala kendi çöplüğü olarak görmektedir. Hindistan'ın yapacağı askeri hareketlerde Çin'i, Tibet faktörünü de gözetmesini sağlayacaktır.

 Siyasi olarak Çin'de gelişen ekonominin arttırdığı lüks tüketim ve daha iyi yaşam standartlarına paralel olarak Çin Halkı'nın önemli bir kesimi dış dünya ile içli dışlı olmuştur. Yönetimdeki ÇKP(Çin Komünist Partisi), etkisi gün geçtikçe artan bu grubun baskılarını üzerinde daha da fazla hissedecektir. Çin'in Doğu Türkistan ve Tibet meselelerinde gelecekteki yaklaşımının anahtarı da bu insanların yönetimde daha fazla yar almalarıyla yakından alakalıdır. Çin'in tek partili rejiminin yıkılması ve Demokrasiye geçişi; Doğu Türkistan'daki soydaşlarımızın geleceği ile ilgili kendi kararlarını almalarına olanak tanıyacaktır.

Son derece isabetli tespitler var burada.
1980'li yılların ortasından itibaren Çin, Hindistan'ı Himalaya dağlarının güneyine hapsetme stratejisi izliyor ve bu stratejileri tuttu. Pakistan'ın nükleer programına en büyük desteği yine Çin verdi ve bugün itibariyle, Hindistan Asya'ya açılamıyor zirâ kara sınırları Pakistan ve Çin tarafından tamamen kapatılıyor.

Çin bu kadar kısa zamanda bu büyük atılımı yapmasının sebeplerinden biri, 2000'li yıllarda onlarla ittifak kurmuş Rusların yüzünden. Ama yeni denklemde, artık Ruslar onlara yardım etmiyor çünkü Ruslar Sibirya'yı şu an potansiyel olarak işgal tehdidi altında görüyorlar. Rusya'da Putin'in akıl hocası Avrasyacı Dugin açık açık söylüyor Avrasya'nın Fransa'dan Japonya'ya kadardır diye ve Çin'i bunun dışında tutuyor.

Çin'le savaşacak ülke göremiyorum Abd haricinde, onlarda sizin belirttiğiniz gibi ekonomik ilişkiler sebebiyle saldıran taraf olamazlar. Çin'de Komünist partinin iktidarı işleri kolaylaştırıyor; devlet yatırımları hızlı ve kesin biçimde yapıyor. Muhalefet yok ve buda tartışma ortamını ortadan kaldırıyor. Herşey hızlı işliyor. Demokrasi gelirse öte yandan, bu ülkede iç sorunlara, kargaşaya neden olacaktır. Ve bu, Çin'den kurtulmanın en basit yolu diye düşünüyorum.

---

Ancak Çin'e demokrasi gelip, ülkeyi zayıflatmazsa, Çin'in geleceğini parlak görüyorum.
Doğu Türkistan ve Tibet'i tamamen eritmeden, Kazakistan ve Kırgızistan üzerine gitmezler diye düşünüyorum. Batı cephesinde beklemede olduklarını tahmin ediyorum. Hindistan üzerinede gitmeyeceklerdir. O ülkeyi, Himalayaların güneyine hapsetmek Çin'e yeter bugünkü konjonktürde.

Çin'in öncelikli hedefi bugün itibariyle kendi kuzeyi, doğusu ve güneyi. Kuzeylerinde Moğolistan çok kolay bir lokma gibi duruyor ve Rusların elindeki Sibirya -nüfusu çok az oraların- tehdit altında.
Doğu tarafında, Tayvan'ı Abd'den geri alamazlarsa, hiçbir şey yapamazlar; Pasifik'e açılamazlar. Tayvan giderse, Abd'nin diğer müttefikleri (Güney Kore gibi) tehdit altına girer.
Güneyde ise, Vietnam, Filipinler, Laos gibi ülkeler kafa tutamazlar. Ezilip giderler.
Başlık: Ynt: Çin, yeni "süper güç" olabilir mi?
Gönderen: TÜRK-KAN - 05 Ocak 2012

Güneyde ise, Vietnam, Filipinler, Laos gibi ülkeler kafa tutamazlar. Ezilip giderler.

 Diğer ülkeler hakkındaki düşünceniz doğrudur. Ancak Vietnam bir istisnadır.1979yılındaki savaşta Çin'in Vietnam'ı istila girişimi başarısızlıkla sonuçlanmış ve Çin, burada çok ağır kayıplar vermiştir. Hatırlarsanız aynı hatayı Amerika'da yapmıştı. Sonuç ortada...1979-1990 yılları arasında düşük yoğunluklu sınır çatışmaları sürdü, Çin'in taarruzlarının çoğu başarısızlıkla neticelendi. 1990 yılında Çin ele geçirebildiği bir iki sınır noktasında da geri çekilmek zorunda kaldı.

 

Başlık: Ynt: Çin, yeni "süper güç" olabilir mi?
Gönderen: Türkistan Ordusu - 07 Ocak 2012
Barack Obama dün resmen açıkladı Asya-Pasifik bölgesine gittiklerini
Alıntı

Amerikan ordusu küçülüyor

ABD, dünyadaki jeopolitik ortam ve ülkenin malî durumu doğrultusunda güvenlik ve savunma stratejisini değiştiriyor. Irak ve Afganistan’daki savaşların maddî manevî zararlarından ders çıkaran ABD, yıllara yayılan ve hem manevî olarak askerî kayıplar hem de ABD bütçesini zarara uğratan maddî kayıplar yaşatan savaşların ardından, yeni bir karara imza atarak, bütün ordusunu yeniden yapılandırmak için harekete geçti.
Obama yönetimi, Soğuk Savaş sonrası ve son on yılın askerî yapılanmasının dışına çıkarak ‘’2020 yılının silâhlı Kuvvetleri’’ni oluşturmaya hazırlanıyor. Bu kapsamda, en dikkati çeken nokta, geniş çaplı cephe savaşları yöntemi terk edilecek olması ve yerine, dünyanın farklı yerlerinde gelişebilecek olaylara hızlı ve etkili cevap verebilecek daha küçük çaplı, ama daha donanımlı askerî güçten oluşan bir yapılanmaya gidilecek olması. Bu sistem, strateji belgesinde, ‘’bugünün savaşlarına odaklanılan savunma sisteminden, geleceğin zorluklarına hazırlanan bir savunma sistemine’’ geçiş olarak tanımlanıyor. Strateji, gelecek 10 yılda savunma bütçesi için hedeflenen yaklaşık 500 milyar dolarlık tasarruf kapsamında orduya ilişkin planlanan yeni yapılanmayı içeriyor. ABD’nin farklı birçok zorluğa aynı anda cevap verebilmesine yönelik düzenlenen yeni stratejinin anahatları şöyle: Yönetim, ‘’ABD ordusunun, ABD’nin dünya liderliğindeki eşsiz rolünü destekleyecek biçimde, dünyanın en iyi ordusu kalmaya devam edeceğini’’ belirtiyor. Bütün savunma bütçesinde azalmaya gidilmesine karşın, özel operasyon güçleri, ISR gibi yeni teknolojiler, uzay ve siber uzay kapasitesi ve hızlı hareket edebilmeye yönelik alanlardaki yatırımlar korunacak veya arttırılacak.
 

Asya-Pasifik ve Ortadoğu
         
YENİ stratejide ABD, gelecekte kendisi için en büyük zorlukların bulunduğu alanlar olarak gördüğü Ortadoğu ve Asya Pasifik’e odaklanacak. Buna göre, Asya Pasifik’teki ABD askeri güçlerinin kurumsal varlığı geliştirilecek ve güçlendirilecek. Aynı zamanda ABD, Ortadoğu’daki askerî varlığı ve kapasitesine verdiği önemi sürdürecek. Bu iki bölgeye daha çok eğilinmesinin nedenleri arasında ise terör örgütü El-Kaide, Çin’in bölgesel liderlikteki yükselişi ve askerî potansiyelini artırması, İran’ın nükleer faaliyetleri, Irak’taki göreceli istikrar, Arap ayaklanmaları, İsrail’in güvenliği, Kore Yarımadası’nın durumu gibi kabarık bir liste var. Buna karşın, ABD, her ne kadar NATO’nun 5. maddesine bağlılıkları devam etse de Avrupa’daki Amerikan askerî varlığının, değişen yeni fırsat ve zorluklara göre adapte edileceğini belirtiyor. Bu da aslında ABD’nin Avrupa’daki askerî varlığını azaltacağı anlamına geliyor. Ordudaki bu yeni düzenleme, sadece orduyu daha etkili hale getirmek için değil, bütçesel sebeplerle de yapılıyor.
 

Obama: ABD’nin askerî üstünlüğü devam edecek

ABD Başkanı Barack Obama, yeniden yapılanma ile Amerikan ordusunda küçülmeye  gidilmesine rağmen, ülkesinin dünyadaki askerî üstünlüğünü muhafaza edeceğini söyledi. Obama, ABD Savunma Bakanı Leon Panetta, ABD Genelkurmay Başkanı Orgeneral Martin Dempsey ve diğer üst düzey askerî komutanlarla Pentagon’da düzenlediği basın toplantısında, stratejinin, uzun savaşlarla geçen son on yılın ardından ülkenin, gelecek için ihtiyaç duyduğu ordu yapılanmasının oluşturulması ve ulusal güvenlik önceliklerinin yeniden düzenlenmesi üzerine kurulduğunu belirtti. ABD’nin bir dönüşüm anında olduğunu ifade eden Obama, ‘’Bugünün savaşlarını sona erdirirken ve ordumuzu yeniden yapılandırırken, ordumuzun çevik, esnek ve her türlü olaya karşı hazır olmasını sağlayacağız’’ dedi. 


http://www.yeniasya.com.tr/haber_detay2.asp?id=26577
Başlık: Ynt: Çin, yeni "süper güç" olabilir mi?
Gönderen: Böri - 14 Ocak 2012
Çin'den cacık olmaz!  :-)


___________________________________

"Çin'in Yükselişi" bir Amerikan propagandasıdır!
Başlık: Ynt: Çin, yeni "süper güç" olabilir mi?
Gönderen: Türkistan Ordusu - 14 Ocak 2012
^ Maalesef sizin kadar emin olamıyorum.
Sanırım Abd'de emin olamıyor. Onun için Müslümanlara karşı "haçlı" seferine ara verdiler ve şimdi Asya-Pasifik'e gidiyoruz diyorlar.

Yahudi-Masonik sermaye Abd'deki fabrikalarını ve sermayelerini Çin'e götürüyorlar.
Planları şöyle olabilir. Batı'ya Müslüman uyruklu göçü artırmak; Müslüman-Hristiyan savaşı çıkartmak ve... sağ kalan, galip bitiren tarafı Çinlilerle ezmek.

Abd, Yahudi devletini Çin'e gizlice silah satarken yakaladı. Birkaç ay oluyor.
Başlık: Ynt: Çin, yeni "süper güç" olabilir mi?
Gönderen: Böri - 16 Ocak 2012
Çin, yeni "süper güç" olabilir mi?

OLSA NE OLACAK?

____________________________________

Alıntı
Yahudi-Masonik sermaye Abd'deki fabrikalarını ve sermayelerini Çin'e götürüyorlar.

demişsiniz...

Türkiye'de Çin'i övenler Yahudi-Mason Basını ve Çin yanlısı komünistlerdir!


Bu nedenle basında Çin'in fazla "şişirilmesi" maksatlıdır!
Başlık: Ynt: Çin, yeni "süper güç" olabilir mi?
Gönderen: DaDaŞ - 25 Ocak 2012
Süper güç olmaları için çin seddini yıkmaları lazım.Korkak bir devletten süper güç olmaz.
Başlık: Ynt: Çin, yeni "süper güç" olabilir mi?
Gönderen: Türkistan Ordusu - 27 Ocak 2012
Amerika son dönemde farklı bir strateji izler oldu.
Pakistan-Çin müttefik sayılabilir. Abd ise Hindistan ile müttefik.
Abd, Çinlilerle dünyadaki Müslümanları çatıştırmak istiyor. Akıllıca, bir taşla iki kuş.
Çin'de Müslümanların ezildiklerine dair makaleler yayınlıyorlar.

Adamlar süper güç olma yolunda. Bu, inkar edilemez. Silah, teknoloji ve kaynakları bol.
Japonlar hiçbir kaynakları olmaksızın Abd'ye kök söktürdüler. Çinliler Japonlardan daha güçlü. Sayıları fazla. Tarihi olarak Japonlar içlerine kapanıkken, bu çinliler büyümeye (Tang hanedanı ve Göktürkler mücadelesi gibi) meyilliler.

Bela geliyorum diyor.
Başlık: Ynt: Çin, yeni "süper güç" olabilir mi?
Gönderen: TÜRK-KAN - 27 Ocak 2012
Süper güç olmaları için çin seddini yıkmaları lazım.Korkak bir devletten süper güç olmaz.

 ;D


(http://img801.imageshack.us/img801/4391/26761518.gif)
Başlık: Ynt: Çin, yeni "süper güç" olabilir mi?
Gönderen: Utacı Börü - 28 Ocak 2012
Çin son yıllarda çok gelişti fakat "şu an" düşüşte. Tanrı'm bu düşüşü devam ettir..

Başlık: Ynt: Çin, yeni "süper güç" olabilir mi?
Gönderen: Üçoklu Börü Kam - 28 Ocak 2012
Çin mallarının dandikliğine vurgu yapan bir karikatür.
.
Başlık: Ynt: Çin, yeni "süper güç" olabilir mi?
Gönderen: Türkistan Ordusu - 30 Ocak 2012
Bugün Trt Türk'te Gandhi konusu vardı.
Hindistan-Çin-Pakistan arasındaki ilişkilerdende bahsettiler.

Bugün mücadele alanı Myanmar (Burma).
Çin'e karşı Abd-Hint ittifakı orada mücadele ediyor dendi Trt Türk'te.
Bakalım ne olacak...

Myanmar'ı Çin götürürse, Hint okyanusuna iniyor; yani Vietnam, Laos gibi devletlerin Hindistanla olan kara münasebetlerini net biçimde kesiyor. Yani çinliler Hint okyanusuna iniyor.

Myanmar'ın stratejik önemine bir bakınız.
(http://img398.yukle.tc/images/1098myanmar.gif) (https://www.hunturk.net/forum/sistem.php?islem=yonlendir&url=aHR0cDovL3d3dy55dWtsZS50Yw==)

Bugün Abd ve Çin burada restleşiyor!
Başlık: Ynt: Çin, yeni "süper güç" olabilir mi?
Gönderen: Böri - 30 Ocak 2012
Star Wars oyuncaklarını bile Çin H. Cum. yapıyor...

ABD - Çin H. Cum. mücadelesi gerçekçi değil!
Başlık: Ynt: Çin, yeni "süper güç" olabilir mi?
Gönderen: Türkistan Ordusu - 12 Şubat 2012
Google'da aratınca, Çin'le ilgili ortalama üç günde bir haber çıkıyor.
En son bulduğum haber:
Buyurun

Alıntı

Çin'in Yükselişi Batı'lı Ülkeleri Endişelendiriyor

Giderek güçlenen ve batılı ülkeleri endişelendiren Çin'den şimdi de yeni bir savunma aracının üretimine başlandığı haberi geldi...

Çin, ilk insansız deniz denetimi helikopterini deneme testlerini tamamlayarak kullanıma sundu.

Şinhua ajansının haberine göre, Çin’in güneyindeki Guangdong eyaletinde bulunan Huanan Teknik Bilimler Üniversitesi’nde geliştirilen Çin’in ilk insansız helikopteri, deneme aşamalarını tamamladıktan sonra Guangdong Deniz Kuvvetleri’nin kullanımına verildi.

Helikopterin deniz denetiminde kullanılacağı duyuruldu.

Tamamı Huanan Teknik Bilimler Üniversitesi’nde tasarlanıp imal edilen aracın, 90 kilometre hız yapabildiği belirtilirken, ufak hacmine rağmen okyanus şartlarına uyumlu ve 6 derecelik rüzgar şiddetinden etkilenmeyecek şekilde tasarlandığı kaydedildi.


(http://img399.yukle.tc/images/76154474.jpg) (https://www.hunturk.net/forum/sistem.php?islem=yonlendir&url=aHR0cDovL3d3dy55dWtsZS50Yw==)


insansız helikopter geliştirmişler.
Çin güçlüdür, Japonlarada benzemez. Batılılar onun için çekiniyor.
Başlık: Ynt: Çin, yeni "süper güç" olabilir mi?
Gönderen: Türkistan Ordusu - 14 Şubat 2012
Çin'le ilgili yeni bir haber var bugün.

http://blogs.wsj.com/chinarealtime/2012/02/14/chinas-military-spending-to-double-by-2015-report/

Askeri bütçesi 120 milyar dolar olan Çin, 2015'e kadar bunu iki katına çıkartıyor; 240 milyar dolar.
Bölge ülkelerinin toplamında (232 milyar dolar) daha fazla.
Ve Japonya 2. sırada, ama 4 kat daha az!
Başlık: Ynt: Çin, yeni "süper güç" olabilir mi?
Gönderen: Türkistan Ordusu - 19 Mart 2012
Alıntı

"Çin olmasaydı batmıştık"
IMF Başkanı Lagarde: ''Çin'in küresel ekonominin büyümesine ve istikrarına sağladığı ivme olmasaydı, küresel ekonomik durum felaket olabilirdi''


Uluslararası Para Fonu (IMF) Başkanı Christine Lagarde, Çin ekonomisine övgüde bulunarak, ''Çin'in küresel ekonominin büyümesine ve istikrarına sağladığı ivme olmasaydı, küresel ekonomik durum daha da felaket olabilirdi'' dedi.


Çin'in son 30 yılda ''muhteşem'' bir büyüme sergileyerek tüm dünyanın dikkatini çektiğini belirten Lagarde, ülkenin son 30 yılda 370 milyon yeni iş imkanı oluşturduğunu, ve yarım milyar insanın fakirlikten kurtulduğunu ifade etti.

Lagarde, Çin'in küresel bir bakış içerisinde, küresel siyaset tartışmalarında da önemli bir rol üstlenmesi gerektiğini kaydederek, ''Çin'in küresel ekonominin büyümesine ve istikrarına sağladığı ivme olmasaydı, küresel ekonomik durum daha da felaket olabilirdi'' dedi.

Christine Lagarde, Çin ekonomisinin dönüşümünü hızlandırma çabalarını sürdürmesi gerektiğini ifade etti.

AA

Başlık: Ynt: Çin, yeni "süper güç" olabilir mi?
Gönderen: Böri - 19 Mart 2012
Çin, Amerika'nın müttefikidir!

Çin'in komünistliği hikayedir! Günümüzde Çin'in birçok şehri New York'a benzemiştir.

_________________________________

Dünya İmparatorluğu kurmayı amaçlıyorlar... Bir tanesi (ABD) Atlantik'i yönetiyor, diğeri (Çin) Asya'yı.

Çin-ABD rekabeti hikayedir! Dünya'yı kandırmaya çalışıyorlar!

IMF zaten ABD'ye hizmet ediyor...
Başlık: Ynt: Çin, yeni "süper güç" olabilir mi?
Gönderen: Türkistan Ordusu - 19 Nisan 2012
Hindistan, kendisini Çin'den korumak için çok yoğun çaba içerisinde. :)

Alıntı
Hindistan, yerli üretim uzun menzilli füze denemesi yaptı. Füzeyi geliştiren Savunma Bakanlığı'nın araştırma geliştirme dairesinden yapılan açıklamada, Agni V füzesinin başarıyla denendiği bildirildi. Açıklamada, denemede tüm hedef ve parametrelere ulaşıldığı kaydedildi.

Daire Başkanı V.K. Sarasvat da denemenin yapıldığı, ülkenin doğu sahilindeki Wheeler adasındaki özel alanda, "Hindistan, uzun menzilli füze tasarlama, geliştirme ve üretme kapasitesi ispatlanmış bir ülkedir" diye konuştu.

Nükleer başlık da taşıyabilen, "ateş" anlamına gelen, 17 metre uzunluğundaki ve 50 ton ağırlığındaki Agni füzesinin menzili 5000 kilometrenin üzerinde. Nükleer güç Hindistan, teorik olarak bu füzeyle Çin'in tüm bölgelerini, Avrupa'yı ve Ortadoğu'yu vurabilir.

Nükleer başlık taşıyabilen uzun menzilli füzelere sadece Birleşmiş Milletler'in (BM) daimi üyeleri ABD, Rusya, Çin, Fransa ve İngiltere'nin sahip olduğu biliniyordu.

http://www.sabah.com.tr/Dunya/2012/04/19/hindistandan-yerli-uretim-fuze#

5000 km ve nükleer taşıyabiliyor... Fena silah sayılmaz...
Ama çinlileri caydırabilir mi ? Sanmam.
Başlık: Ynt: Çin, yeni "süper güç" olabilir mi?
Gönderen: TÜRK-KAN - 19 Nisan 2012
(http://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/e/ec/Agni_missile_range.svg)
Başlık: Ynt: Çin, yeni "süper güç" olabilir mi?
Gönderen: Türkistan Ordusu - 22 Nisan 2012
Bütün kızıllar toplandı:

Alıntı
Çin ve Rusya'nın ortak deniz tatbikatına başladı


Çin medyasında geniş yankı bulan haberlerde, Çin ve Rusya arasında düzenlenen ve "Denizde işbirliği-2012"ismi verilen askeri deniz tatbikatının resmen başladığı manşetlerden bildirildi. Altı gün sürecek tatbikatın 27 Nisan'da sona ereceği ifade edildi.

Çin'in kendi ürettiği gemi ve deniz altıları kullandığı ortak tatbikatta, Rusya 7 savaş gemisi ile katılıyor. Çin ordusu tatbikata 16 gemi, 2 deniz altı, 13 uçak, 5 helikopter ve 4 bin kişilik donanma görevlisi ile iştirak ediyor.

Çinli Orgeneral Chen Bingde, iki ülke deniz kuvvetlerinin yapacağı ilk ortak tatbikatın, ordular arası dostluk ve somut işbirliğinin güçlenmesi konusunda yardımcı olacağını belirtti.

Çin Milli Savunma Bakanlığı, Rusya ile düzenledikleri tatbikatın kesinlikle üçüncü bir tarafa gözdağı ya da gövde gösterisi niteliği taşımadığına dikkat çekti.

Rusya ve Çin 2005'den bu yana Şanghay İşbirliği Örgütü çerçevesinde bir dizi askeri tatbikat gerçekleştirmişti. Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan ve Özbekistan'ın da dahil olduğu örgüt bölgede ABD nüfuzunu kırmaya çalışıyor.

CİHAN


Vay alçaklar! Kerimov gibi Türk dünyasındanda işbirlikçileri var bunların.
Abd uyuyor mu? Tayvan'a iki uçak gemisi yanaştırmak yeter aslında.
Başlık: Ynt: Çin, yeni "süper güç" olabilir mi?
Gönderen: motun yabgu - 22 Nisan 2012
Abd uyuyor mu?




                   ABD ´nin isi gercekten zor . Afganistanda Taliban analarini beceriyor . Üc gün önce bir helikopterleri daha düsürüldü 4 les . Büyük ortadogu porocesinin gerceklesmesi icin ,basta Türkiye Iran Irak Suriyenin parcalanmasi gerekiyor . Türkiyenin parcalanmasi ABD icin hayati önem tasiyor . Pkakayida o yüzden destekliyor . Dostumuz (!) ABD izin vermiyorki gidip kuzey iraktan nesillerini keselim . Bu kadar sikintinin arasinda birde Rusya ve Cinlemi ugrasssin El insaf!!!
Başlık: Ynt: Çin, yeni "süper güç" olabilir mi?
Gönderen: Türkistan Ordusu - 18 Haziran 2012
Çin uzaya 3 taykonot gönderdi

Alıntı
Çin , uzaydaki laboratuvarında görev alacak üç astronotunu başarıyla uzaya yolladı. Long March 2F roketiyle uzaya gönderilen mürettebatın arasında , Çin’in uzaya çıkan ilk kadın astronotu Liu Yang’da bulunuyor. Liu , uzaya çıkan ilk kadın astronot Valentina Tereşkova dan 49 yıl sonra aynı başarıya imza attı.

Çin , insanlı uzay aracı Shenzhou-9’u aralarında ilk kadın astronotun da bulunduğu 3 astronotla uzaya gönderdi. uzay aracı başarıyla fırlatıldı ve yörüngesine oturdu.

Uzay aracı Uzun Yürüyüş-2F taşıyıcı füzeyle bugün Gobi Çölü’ndeki Jiuquan Uydu Fırlatma Merkezi nde saat 18:37 de başarıyla fırlatıldı. Shenzhou-9 uzay aracı daha sonra Çin in ilk uzay laboratuarı olan Tiangong-1( kutsal saray) modülüyle otomatik ve manüel olmak üzere iki kez kenetlenecek. Böylece Çin , yörüngede bulunan modüle ilk defa iki yönlü insan ve malzeme taşınmış olacak.
http://www.sondakikahaberleri.info.tr/haber/526199-49-yil-sonra-bir-kadin-tarih-yazdi

Bunların ne yapacakları belli olmaz; yörüngeye silah, füze filan yerleştirmiştirler.
Başlık: Ynt: Çin, yeni "süper güç" olabilir mi?
Gönderen: Türkistan Ordusu - 11 Temmuz 2012
güney çin denizinde gerginlik artıyor. galiba petrol bulundu, adacıklarla dolu o bölge. 3 ülke var: vietnam, filipinler ve... çin.
aslında çin haksız zirâ çin filipinler'le vietnam arasındaki deniz sahasına talip. utanma yok.

Alıntı

Geçtiğimiz günlerde, Filipinler ile Çin arasında bizdeki ‘Kardak Krizi’ gibi bir kriz yaşandı. Çinli balıkçı tekneleri Güney Çin Denizi’nde avlanırlarken Filipin donanmasına ait savaş gemileri balıkçıları karasularından çıkarmaya ve hem kaçak avlandıkları hem de Filipinler’e ait alana girdikleri gerekçesiyle avlanmalarını engellemeye çalışmıştı. Bunun üzerine Çin donanması da denize açılmış, sonunda Filipinler geri adım atmak zorunda kalmıştı.

Birçok statüsü tartışmalı denizde benzer olaylar yaşanıyor son zamanlarda ve ne hikmetse bu sorunların bir tarafında hep Çin bulunuyor. Söz konusu bölgedeki adalarda hak iddia eden ülkeler Çin ile     Filipinler’le de sınırlı değil. Güney Çin Denizi’nde Brunei, Vietnam ve Malezya’nın da adacıklar konusunda Çin ile sorunları bulunuyor.

Bu sorunlar o kadar ciddi gerilim yaratmış durumda ki, karşılıklı fiziksel şiddetin kullanıldığı vakalar bile olduğu ileri sürülüyor. Bir iddiaya göre, Vietnam kendi karasularına giren Çin ticaret gemilerine küçük sabotajlar düzenleyip, petrol araması yapan gemilerin kablolarını kesip çalışmaları engeller hale gelmiş durumda.

ABD-Çin çekişmesi

Çin Denizi’nde yükselen gerginliğin en önemli nedenlerinden birisi olarak bölgenin petrol ve doğalgaz kaynakları gösteriliyor. Ayrıca, dünya petrol taşımacılığı ve ticaret yolları açısından son derece önemli bir bölge. Çin’in kendisine geniş bir etki alanı öngördüğü, deniz üstü ve altında hakları olan diğer ülkeleri de baskı altında tuttuğu ileri sürülebilir.

Söz konusu gerginliği artıran bir diğer konu ise, ABD’nin de bölgede boş durmamasıyla ilgili. Bilindiği gibi ABD uzun zamandır tüm ilgisini Uzakdoğu’ya yöneltmiş durumda. Bu çerçevede Kuzey Kore’nin nükleer çalışmalar nedeniyle sistemden izole edilmesini savunan Obama, Güney Kore ziyareti sırasında bu ülkeyle güven artırıcı yeni anlaşmalar imzalamış ve iki Kore sınırına da giderek gövde gösterisinde bulunmuştu. Benzer biçimde ABD, Vietnam ile de yeni bir savunma ve işbirliği anlaşması imzaladı. Bunun üzerine Çin, ilk uçak gemisini Güney Çin Denizi’nde konuşlandıracağını açıkladı.

Bu arada Çin, Vietnam açıklarında petrol araması yapan bir Hindistan firmasını tehdit etti; firma işe son verdi. ABD ise o sıralarda Avustralya’daki askeri personel sayısını artırmakla meşguldü.

Yeni dengeler

Şanghay Örgütü’nün son toplantısından çıkan sonuçlarla bu gelişmeler birlikte okunduğunda, Çin’in Uzakdoğu’nun NATO’sunu kurmaya çalıştığı ve bu kuruluşun da kaptanı olmaya soyunduğu söylenebilir. Diğer bir ifadeyle Çin, Okyanuslardaki ABD hakimiyetine son vermeye çalışıyor ve bu çerçevede de ABD’ye müttefik olan bölge ülkelerini baskı altına alıyor.

Vietnam, Malezya ya da Filipinler’in ABD ile Çin’in giderek keskinleşen rekabetlerinin ortasında kalmaktan hoşnut olacakları düşünülmemeli; ancak gelişmeler bu ülkelerin iki büyük ülkenin mücadelesine kurban gitme olasılıklarını yüksek gösteriyor.

Başımızı ‘Arap Baharı’ndan kaldırıp uzaklara baktığımızda gördüğümüz manzara, Çin ile ABD’nin ellerinin beldeki silaha uzanmakta olduğunu ortaya koyuyor. ABD’nin Rusya’yı yanına çekme gayretleri ile Putin’in nazlanması bu çerçevede değerlendirilebilir. Bununla birlikte, her durumda Çin’e yardım edecek ABD müttefikinin bir miktar ceza göreceği, Avrupa ülkelerinin ABD liderliğinde yeniden şekilleneceği, Rusya’nın ABD’ye yönelik sert açıklamalarda bulunarak Avrupa-ABD yakınlaşmasına katkı sağlayacağı ve Türkiye için de AB yolunun yeniden açılabileceği öngörülebilir.

http://www.stargazete.com/yazar/beril-dedeoglu/dunya/cin-denizinde-artan-gerginlik/yazi-607619
13 Haziran 2012, Çarşamba
 
Beril DEDEOĞLU
Çin Denizi’nde artan gerginlik

Ruslar hâlâ çin'i destekliyorlar; demek ki bunlar hâlâ komünist.
Başlık: Ynt: Çin, yeni "süper güç" olabilir mi?
Gönderen: daglargibi - 13 Temmuz 2012
Cin zaten süper bir güc. Cin komunizm bir yana kapitalist sisteme ve cin milliyetciligine yönelerek süper güc oldu, bugün cin iceride Dogu Türkistan i ezer Tibet i ezer kim karsi koyabilir ki dünya sadece izler neden cünkü güclü bu güc nerden geliyor ? büyük nüfus  ve militarist yapisindan, disariya karsi gücünü gösteren cin iceride de Han olmayan milliyetlere kan kusturuyor ki bunun basinda soydaslarimiz geliyor. Abd nin cin e karsi gibi görünmesi bence daniskli dövüs  ten ibaret cin abd rusya bugünde dünyaya karsi bir birlik halinde hareket ediyorlar,
Başlık: Ynt: Çin, yeni "süper güç" olabilir mi?
Gönderen: Basbug - 26 Temmuz 2012
Nüfüs kendi başına büyük bir güç. Bunu etkili aktif kullanıyorsan güç olmaktan çıkar nirvanaya ulaşırsın. Çinli denen yerden bitme cüceler bunu yapıyor işte. Gümbür gümbür geliyoruz diyor. Allah'tan nüfus haddinden fazla ve bir değil. Problemleri de büyük.