KARANLIĞA KURBAN VERİLEN BİR GENÇ DAHA
Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi 2. sınıf öğrencisi Enes Kara, Elazığ'da bir binanın 7. katından atlayarak yaşamına son verdi. Enes Kara, olaydan önce çektiği videoda ise kaldığı yurtta baskılara maruz kaldığını ve psikolojik olarak yorulduğunu söyledi. Üniversite yetkililerinden alınan bilgilere göre de, Enes Kara'nın son 1 aydan bu yana birçok dersine girmediği ve içine kapanık olduğu da kaydedildi.
"KENDİME SADECE 3 SAAT AYIRABİLİYORUM"
Enes Kara çektiği videoda, ailesinin zoruyla yurtta kaldığını söyleyerek, "Hiç kalmak istemememe ve bunu aileme defalarca söylemiş olmama rağmen bu yurtta kalmaya devam ediyorum. Defalarca söyledim ama beni burada kalmaya zorladılar" ifadelerini kullandı. Yurtta kendisine sadece 3 saat ayırabildiğini söyleyen Enes Kara, şöyle devam etti: "3 saat gibi bir şey kalıyor ve kalan zamanda adam akıllı ders de çalışamıyorum. Çünkü psikolojik olarak yorgun oluyorum. Özgür hissetmiyorum kendimi 24 saatten kendime ayırabildiğim 3 saat falan."
Enes Kara'nın intiharından sonra Nurcu babasının konuşması günümüzde Tarikat ve Cemaatlerin insan beynini nasıl hipnotize ettiğini net açıklıyor:
"Sürekli telefonla oynuyordu. İçine kapanık birisiydi. Fazla konuşmazdı. Çevresiyle falan da konuşmazdı.
Videosunu izledim. Kaldığı yer güzel insanların kaldığı yer. Talebelerin kaldığı yer. Orada kalmasını tavsiye ettim. Devlet yurdunda başvuru yapmadık. Durumumuz iyi. Manevi olarak ahiretine faydası olsun istedim. Ben 25 yıldır Risale-i Nur okuyorum. Bir zararını görmedim. Ben bu Cemaatin 25 yıldır içindeyim. Kaldığı yerde hiçbir sorun yoktu. Sürekli arkadaşlarıyla iletişim halindeydik. Birkaç ay kalır sonra alışır dedim.
Cenazeyi aldık şu an dönüyoruz Hatay’a. Biz kimseden şikayetçi değiliz. Olaydan sonra durumunu daha iyi anladık."
(haber-alıntı)
KISACA:
Oğlu intihar eden bir baba değil de sanki sıradan bir olaydan bahseden insan psikolojisindeki baba tam bir zombi profili çizmekte.
Vakıf Yurtlarında tecavüz olaylarından sonra Vakıf Yurtlarında intiharların başlamasıyla artık mızrak çuvala sığmamaya başladı.
Adil ÖZTÜRK