Gönderen Konu: Ergenekon Davası ve Toplum Nezlinde 'Adalet'  (Okunma sayısı 2361 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Aksungur

  • Türkçü-Turancı
  • **
  • İleti: 39
  • Türk Milliyetçisi
Çözüm süreci için İmralı'nın ağzının içine bakan hainler bilmeli ki, bizler halen yaşıyoruz. İmralı'nın dediklerini bir bir yerine getiren ve bunu çözüm süreci adında bir hainlik projesi seyrinde devam ettirenler bizlere muhakkak hesap verecekler. Defalarca kendi söylemleriyle çelişen bir Başbakan'ın bu ülkede bu kadar kritik bir sorunu çözebileceğine ümitlenen arkadaşlar hayalperestliğini farklı sektörlerde kullansalardı, şüphesiz hayallerini gerçekleştirme başarısına kesinlikle erişeceklerdi. Gezi Parkı olayları sırasında milyonlarca gencini sokağa dökebileceği şeklinde sokak jargonuyla konuşan ve tabiri caizse muhalif insanları tehditle susturabileceğini sanan bir Başbakan'ın yeterliliği sorgulanmalıdır. Ayrıyaten, bu gücünü niye ellerinde Türk bayrağı taşıyanlara değilde, terör örgütü yandaşlarına kullanmadığı da sorgulanmalıdır.

Tüm bu konuların dışında, Ergenekon, bu milletin en büyük destanlarından birini, terör örgütü gibi lanse etmek ve eski Genelkurmay Başkanı'nı terör örgütü elebaşı olarak suçlanmasını hazmedenlerin midesizliği ülkenini düştüğü bataklığı iyice göstermektedir. Kırık bir DVD, mahkeme kararı olmaksızın imha edilen 27 el bombası gibi toplum vicdanını sızlatan ve adaletin varlığını sorgulatan kanıtlarla söndürülmüş nice insan hayatı irdelenmelidir. 26 tecavüz zanlısının bir Genelkurmay Başkanı kadar ceza almadığı bir ülkede adalet kavramı yoktur, olmayacaktır.

Hal böyleyken, bu kadar komik bir durumda verilen cezalarla darbenin değil TSK ve onun toplum nezlindeki güvenilirliğinin yargılandığını pek tabi herkes bilmekte. Bingöl katliamı başta olmak üzere birçok insanlık dışı eylemin katil zanlısı Şemdin Sakık gibi ruhen ve fiilen yabancı ülkelere satılmış birinin 'Tanık' sıfatı taşıdığı bir yargılama sürecini baz alarak TSK ve ona güvenenlere hakaret boyutunda laflar söyleyen yobazlar bilmeli ki, 80lerde bütün duvarlarda Kenan Evren Çok Yaşa! yazarken, şimdi hangi konumda olduğu tüm millet tarafından bilinmekte.
Sonsuza dek sönmeyecek ateşimiz, Tanrı dağında savaştıkça kardeşlerimiz.