-
Hatay'ın Reyhanlı İlçesi'nde belediye binası yakınlarında patlamalar oldu. Patlamada 40 kişi öldü, 100 kişi de yaralandı. Belediye binasının büyük hasar gördüğü, çok sayıda evin çöktüğü patlamalar nedeniyle onlarca kişi yaralandı.
Reyhanli'nin hesabini bakalim bu hükümet nasil verecek. Bu saldiriyi ister muhalif gücler yapsin, ister Esad rejimi yapmis olsun ( Suriye böyle bir ortamda Türkiye'ye saldirmaz, bu muhalefetin isidir ) kisacasi her kim yaptiysa bu saldirinin bas sorumlusu buna sebebiyet veren AKP iktidaridir.
-
Allah ölənlərə rəhmət etsin.
-
Katliamin arkasindaki isim Esad'in celladı Mihrac Ural'mi ?
Beşşar Esed yönetiminin birçok katliamı Türkiye Halk Kurtuluş Parti-Cephesi terör örgütü (THKP/C Acilciler) elebaşı Mihraç Ural'a yaptırdığı iddia edildi. Kadın ve çocukların olduğu yüzlerce masum sivilin infaz edildiği Banyas katliamını da Mihraç Ural'ın bizzat yönettiği belirtiliyor.
El Arabiya televizyonu, muhaliflere dayanarak duyurduğu haberde, Banyas'ın Sünni köyü Bayda'da yüzlerce masum sivilin katledildiği saldırının arkasında aslen Hataylı bir Nusayri olan Ural'ın olduğunu duyurdu. Suriye istihbaratıyla yakın irtibatı olan Ural'ın, Suriye ordusunda herhangi bir görevi olmadığı; ancak Suriye'nin sahil tarafında yer alan Basit bölgesinin Şebbiha milislerinin yöneticisi olduğu ifade edildi.
"Ali Keyyali" kod adını kullanan Mihraç Ural'ın, kendisini "Suriye Direniş Komutanı" olarak tanıttığı ve aralarında Türkiye'den gidenlerin de olduğu binlerce Şebbiha'nın yöneticisi olduğu kaydedildi.
URAL: BANYAS'TA ACİLEN TEMİZLİĞE BAŞLANMALI
Sosyal paylaşım sitelerinde yer alan görüntülerde ise Mihraç Ural, zaman kaybetmeden acil bir şekilde Banyas kuşatılması gerektiğini ifade ederek, "Banyas kuşatılıp temizliğe başlanmalı." çağrısında bulunuyor. Şebbiha elebaşı Ural'ın konuşmasında, "Bizden Banyas'a girmemiz istenirse biz de üzerimize düşeni yaparız. Herkes Suriye direnişçilerinin nasıl savaştığını görecek." diye konuşuyor.
Görüntülerde Ural,"Bizim projemiz daima saldırı, saldırı ve sonrasında yine saldırı olmuştur. Bize soruyorlar; 'Köye girdiniz peki kim bu köyde oturacak?' insan oturacak. Görevimiz özgürleştirip, temizlemek, orada bir boşluk olması durumunda o zaman icabına bakılır. Bu tür durumda başka icraatlar var. Banyas'a dikkat edelim. Bu hainlerin denize açıklan tek kapısıdır. Süratle kuşatılıp, özgürleştirilerek, temizlenmesi gerekir." ifadelerini kullanıyor.
ERDOĞAN VE YENİ OSMANLICILARDAN HESAP SORACAĞIZ
Başka bir görüntüde Şebbihalar ile silah taşıyan Ural'ın tehditler savurduğu dikkat çekiyor. "Suriye direnişi tüm zalimlerden intikam alacak" diyen Ural, "Suriye direnişi; hainlerden, sınırlardan sızanlardan, Erdoğan'dan ve ‘yeni Osmanlıcı'lardan hesap soracak. Suriye'nin çocukları; 7 bin yıllık medeniyet ve kültürümüzün çocukları, bu topraklara girerek ülkeyi yıkmanıza izin vermeyecek. Hepimiz sizi izliyoruz" diyerek tehditler savuruyor.
ÖCALAN'IN DA YAKIN ARKADAŞI
Mihraç Ural'ın ayrıca terör örgütü PKK elebaşı Abdullah Öcalan'ın yakın arkadaşı olduğu belirtiliyor. Ural, Öcalan'ın Suriye'de bulunduğu sırada Lazkiye'de 1986 yılında çekilmiş fotoğrafları da dikkat çekiyor. Hatay'da Esed'e destek ve Suriyeli sivillere karşı yapılan gösterilerin de organizatörlerinden olduğu belirtilen Ural, kendisiyle ilgili haber yapan Yeni Şafak gazetesine gönderdiği bir yazı ile cevap vermişti. 2 Eylül 212 tarihli "Nefret tezgahı meydana indi" manşeti ile gazete Mirhaç Ural'ın başını çektiği ulusal grupların Hatay'da halkı kışkırttıklarına dikkat çekmişti. Haberde, Ural'ın gazeteye gönderdiği mesajında, "sivilleri terörist olarak tanımladığı ve bunları öldürmenin onurlu bir davranış olduğunu" söylediği yer almıştı.
BANYAS'TA ETNİK TEMİZLİK YAPAN ŞEBBİHALAR ONLARCA MASUM SİVİLİ KATLETTİ
Ülkenin tamamını elde tutamayacağını anlayan Esed yönetiminin, sahil bölgesinde bir Nusayri devleti kurma planını devreye soktuğu iddia ediliyor. Esed yönetimi, hem kurulacak Nusayri devleti hem de bu devletin Lübnan ile koridorunu sağlamak amacıyla stratejik bir yerde bulunan Banyas ve Bayda'ya yönelik askeri ve milis güçleriyle Sünnilere yönelik etnik temizlik başlattı. Başlarında Mihraç Ural'ın bulunduğu şebbiha milisleri girdikleri Banyas ve Bayda'da çoğu kadın ve çocuk olmak üzere onlarca masum sivili katletti.
MUHALİFLER MİHRAÇ URAL İÇİN 100 BİN DOLAR ÖDÜL KOYDU
Öte yandan, muhaliflerin, Banyas katliamından sorumlu tuttukları Ali Keyyali kod adlı Ural, için 100 bin dolarlık ödül koyduğu iddia edildi. Sosyal paylaşım sitelerinde yayınlanan açıklamada Keyyali'nin öldüren veya başını getiren şahsa 100 bin dolar ödül verileceği kaydedildi.
MİHRAÇ URAL KİMDİR ?
Mihraç Ural, 1975'te İlker Akman, Hasan Basri Temizalp ve Ahmet Kuş tarafından kurulan ve sol bir terör örgütü olan THKP/C Acilciler terör örgütünün bugünkü elebaşılığını yapıyor. Marksist ve Leninist bir felsefeyi benimseyen örgütün bir kolu olan Acilciler'in önemli bir gayesinin ise Suriye istihbarat örgütü Muhaberat'ın Hatay örgütlenmesini yapmak olduğu belirtiliyor. Örgütün merkez komite üyeleri, Muhaberat'la iç içe Şam ve Lazkiye'de faaliyet gösteriyor. Suriye'de Hatay Kurtuluş Ordusu olarak tanınan THKP/C Acilciler örgütü bugün Hatay merkezli ve Suriye eksenli lokal faaliyet göstermeye devam ediyor.
Mihraç Ural'ın başında bulunduğu Acilciler'in hem Hatay'da Esed yanlısı gösteriler düzenlediği hem de Mersin ve Adana gibi şehirlerde bu yönde provokasyon ve propaganda yaptığı kaydediliyor. Acilciler terör örgütünün, 14 kişinin hayatını kaybettiği Cilvegözü Sınır Kapısı'ndaki saldırının da failleri olduğu belirlenmişti.
-
BM uzmanı Suriye'ye gönderilen kimyasal silahları Erdoğan'ın talimatıyla gittiğini iddia etti.
Birleşmiş Milletler (BM) tarafından Suriye’de yürütülen soruşturmada, terör gruplarının “sarin gazı” adlı kimyasal silahı kullandığı belirlenirken, Suriye Enformasyon Bakanlığı, “kimyasal silahı teröristlere Başbakan Tayyip Erdoğan’ın verdiğini” belirtti.
Halen BM Bağımsız Soruşturma Komisyonu üyesi olan eski BM Savaş Suçları Başsavcısı Carla Del Ponte, İsviçre’nin RSI (Radiotelevisione svizzera) Televizyonu’na yaptığı açıklamada, komisyonun yerel sağlık görevlileri ile mağdurlardan aldığı numuneler ve topladığı tanıklıklar doğrultusunda, Suriye’de terör gruplarının sarin gazı kullandığı sonucuna vardığını söyledi.
“Elde ettiğimiz tanıklıklara göre, isyancılar sarin gazına başvurarak kimyasal silahlar kullandı” diyen Del Ponte, Suriye’ye komşu ülkeleri ziyaret ederek mağdurları, sağlık görevlilerini ve seyyar hastanelerin personelini sorgulayan komisyon üyeleri tarafından geçtiğimiz hafta hazırlanan raporun içeriğini aktardığını kaydetti.
ABD Büyükelçisi: ABD Türkiye'nin yanındadır
ABD Büyükelçisi Francis J. Ricciardone " ABD, suçu işleyenleri yargı önüne getirmek için Türkiye'nin yanındadır"
"Amerika Birleşik Devletleri adına, bugün Reyhanlı'da meydana gelen kanlı saldırıda hayatını kaybeden onlarca kişinin ailelerine ve yakınlarına en içten taziyelerimizi gönderiyorum. Hayatların trajik kaybının yasını tutarken, yaralıların da en kısa sürede sağlıklarına kavuşması için dua ediyoruz. Amerika Birleşik Devletleri, bugün gerçekleşen hain saldırıyı kuvvetli şekilde kınamakta ve bu suçu işleyenleri belirlemek ve yargı önüne getirmek için Türk halkının ve Hükümetinin yanında yer almaktadır."
Hatay Reyhanlı'da belediye binası yanında patlayan aracın önünde bakır telle bağlandığı sanılan yanmış bir ceset fotoğraf karesine yansıdı.
Özgür Suriye Ordusu Hatay Reyhanlıyı Kana Buladı...
http://www.youtube.com/watch?v=BE9R1hckxj0
Tayyip Erdoğan, Hatay’ın Reyhanlı ilçesinde 42 kişinin yaşamını yitirdiğini, 100 kişinin yaralandığı patlamalarla ilgili olarak, "çözüm sürecini ve Türkiye'nin Suriyelilere ev sahipliği yapmasını hazmedemeyenler eylemi yapmış olabilir" dedi.
Olayın nedeni, mağlup olan Suriyeli muhaliflerin Türkiye'yi ateşin içine çekme çabasıdır.
Başbakan'ın bunu "açılım süreci"ne bağlaması iflas eden Suriye Politikasının üstünü örtme çabasıdır.
TTK.
-
Evet olayın failleri muhteşem dedektif, büyük ortadoğu analisti tarafından tespit edildi.
Emre Uslu @EmreUslu 5 sa
Reyhanli Hatay da en cok ulkucu bulunan SUNNI bir ilce. Gecenletde multeciler polis dovmus yaygarasina ilce ayaga kalkmisti. Her an patlar.
TTK.
-
Olayın nedeni, mağlup olan Suriyeli muhaliflerin Türkiye'yi ateşin içine çekme çabasıdır.
Başbakan'ın bunu "açılım süreci"ne bağlaması iflas eden Suriye Politikasının üstünü örtme çabasıdır.
TTK.
Ne eksik ne fazla, durum aynen bundan ibarettir.
Suriyeli muhalifler denilen gurup kendi aralarında birlik oluşturamamış ve hatta derin anlaşmazlıkları olan ve birlik oluşturulsa bile sağlıklı sonuç alınmayacak bir yapıdan ibaretti. Zaten muhalifleri de şeklen bile, Türkiye'de yapılan toplantıda, ABD bir araya getirmişti.
Suriye'yi yalnızca Suriye'den ibaret görmek büyük hatadır. Zira ABD nin önce Kuzey Afrika ve peşinden de Arap ülkelerinde yaptıkları diğer küresel güçleri endişelendirmektedir. Suriye başından beri Çin, Rusya ve İran'ın açıktan ve gizli her türlüğü desteğini almaktadır. Yani ABD nin tasmalı köpekliğini yapanlar şapa oturmaya başladıklarını yeni yeni anlayacaklardır.
Tayyip iktidarı, sövüp saydığı, İsrail ile aynı safta ABD çıkarlarının taşeronluğunu yapmak için Türkiye'yi Suriye'yle savaşa sokarsa hiç şaşırmamak lazımdır. Türkiye önümüzdeki süreçte buna benzer ve hatta bundan daha dehşetengiz saldırılara uğrayabilir.
Başbakan'ın açılımı bir iki bin kişilik pkk sürüsünün koskoca Türk Ordusunu yendiği görüntünü vermektedir.
Yani bu açılım Türkiye lehine hiç kazanç olmamıştır ki iflas etsin. Açılım iflasla başlamış ve her geçen gün daha büyük kayıplara neden olmaktadır.
Bu gelişmeler Türk Milletini üst üste şoklarla sersemletip asıl büyük şoka karşı-ki bu asıl şok İmralı itinin serbest bırakılmasıdır- yerinden bile kıpırdayamaz hale getirmeyi amaçlamaktadır.
Bizler Türk Milliyetçiliğini ve Türk çocuklarının milli reflekslerini güçlendirmeye çalışırken birilerinin hep bir ağızdan Türk Milliyetçiliğini aşağılaması, dine aykırı ve büyük günah olarak tanımlaması, milliyetçiliği öcü gibi göstermesi; buna karşın ümmetçiliği, din kardeşliğini, hümanizmi, kozmopolitliği teşvik etmesi, işte Türk Milletinin, geldiği bu noktada, direnç gösterememesi için baştan planlanmış bir projenin uygulanmasıydı.
TTK.
-
Suriye'de 1,5 milyon Türkçe konuşan 2 milyon da Türkçeyi unutmuş Türkmen varmış hani nerede Türkiye'nin hamiliği, Suriye ermenilerine buraya gelin diyen şerefliler!!! oradaki Türklere çifte vatandaşlık verseydi, destekleseydi bu işler kapımıza kadar gelemezdi. Bu olayı televizyondan izlediğimizde kanımız çekildi resmen ve arkasından bülent arınç, başbakan ve diğerlerinin yorumlarını izledik, inanın 2 kere öldük. Sayın Öcalan gibi Sayın Bülent Arınç!!!!! '' provokasyona gelmeyelim '' dedi, hiç biri bu işin bedelini soracağız edeceğiz demedi. Ülkem resmen kalbura dönmüş. Kesinlike bütün komşu ülkelerde terör örgütleri kuralım, bu ne herkes cirit atıyor ülkemde. İran utanmadan '' size karışmayın demiştik '' diye açıklama verdi. Türkmenler, Türkiye en azından bize silah yardımı yapabilir diyor peki Türkiye kimlere silah yardımı yapıyor?
-
Suriye'yi Irak gibi rahat rahat at oynatabileceklerini sandılar. Tam tersi ülkemiz yok geçen hanı olmuş, kim ne yapar ne eder bilemeyiz duruma düşmüşüz. İki tane Kürt sınırı terk edecek diye milletin günceli oraya yönlendirilmiş, Suriye gibi tarihsel düşmanımız olan bataklığa nasıl girdiğimiz gündeme getirilmemiştir. Nasıl ki 10 milyona yaklaşan Kürt nufusu başımıza bela olduysa Araplarda başımıza bela olacaklardır.
Sonucunda Afganistan'da, Irak'ta, Pakistan'da v.b ülkelerde çok gördüğümüz iç güvenliğin sağlanamadığı bir bölge gibi uçuk rakamlara ulaşan ölü sayılarıyla anılan bir ülke konuma düşürtecekler.
An itibariyle Suriye istihbarat örgütü El-Muhaberat bu patlamaların sorumlusu gibi gösterilip, muhaliflerin ne kadar da mazlum, yardım ihtiyacında olma çabası içinde izlenimi veriliyor.
Patlama olur olmaz Amerikan'ın yanındayız iletisini de görmeden geçmeyelim. Muhaliflerin yapma ihtimalini çok yükselten bir durum. Şimdi bunu muhalifler yapsa ne olur El-Muhaberat yapsa ne olur. Bizi ilgilendiren bir durum değil kimin yaptığı.
Bunun bizim alanımızda olma olasılığı bile zafiyettir. Yazıklar olsun.
TTK
-
Ölü sayısı 46 filan değil basın susturulmuş durumda.
DEFNE HASTANESİ : 26
ANTAKYA DEVLET HASTANESİ:44
KIRIKHAN HASTANESİ:18
AKADEMİ HASTANESİ:6
AKDENİZ HASTANESİ:3
ARAŞTIRMA HASTANESİ:30
REYHANLI DEVLET HASTANESİ:50
toplam ölü sayısı : 177 ...
resmi açıklama yaptığı ve ölü sayısını bildiğrdiği için FERDİ ÖZMEN tutuklandı .
Yukardaki alıntı gerçekmi değilmi bilemiyoruz yerli basına sansür kondu! dış basında çeşitli rakamlar var. işin özü: ABD bizi Suriye ile kapıştırıp 1 taşla! 2-3 kuş vurmak istiyor B.bakan ABD'nin kara harekatına destek veririz açıklaması yapmıştı, fakat Suriyenin arkasında İran-Rusya ve kısmen çin var, onun için Türkiye-Suriye kapışması güzel bir koz! kendileri cesaret edemiyor Irak bataklıgından daha kurtulamadılar. İsrail faktörünüde unutmamak lazım(her taşın altından çıkarlar) halihazırda mutlak itaatkar hükümet varken sorunu(!) çözmek en uygun olanıdır, Emperyalistler için.
-
Avrupa Basininda Hatay Katliami...
- İngiliz BBC kanalı ..:
"saldırıyı el kaide bağlantılı el nusra cephesi üstlendi"
- İngiliz ITV kanalı ..:
"Türk hükümetinin desteklediği muhalifler Türkiye'yi kana buladı 116 ölü"
- The telegraf ..:
"Türk hükümeti şaka gibi açıklamalar yaparak hedef şaşırtmak istiyor, 140 dan fazla ölü"
- The sun gazetesi ..:
"hükümet yıpranmamak için saldırıyı haber yapmayı yasakladı"
- Fransız gazetesi Le monde ..:
Bir Türk atasözü derki..:
"Besle kargayı oysun gözünü."
Türkiyenin desteklediği aşırı dinci suriyeli muhalifler Türkiye'yi kana buladı 120 den fazla ölü..!
-
Yıllar önce Hatay’da bulunmuştum. Kaldığım süre içinde Reyhanlı’ya birkaç kez gittim. Gerçek bir Türkmen yurdu olan Reyhanlı’da, bir kısmı Suriye’den kalan Bayır – Bucak Türkmenleri ile tanışmış ve onlardan derleme çalışmaları yapmıştım.
Reyhanlı bugün kana bulandı. Millet olarak hepimizin başı sağ olsun. Türk milleti tarihte çok zor günler yaşadı, çok zorlu günleri aştı. Elbet bugünler de geçecektir. Bu cinayet şebekelerini kınamak yetmez. Yüce Türk Milletinin vicdanı ve elleri her iki cihanda sebep olanların ve yapanların yakasında olacaktır.
Servet SOMUNCUOGLU
-
İçişleri Bakanı Muammer Güler
İçişleri Bakanı Muammer Güler de yaptığı açıklamada, patlamada 735 iş yeri, 62 araç, 8 kamu binası ve 120 konutta hasar oluştuğunu, olayla ilgili 9 kişinin gözaltına alındığını bildirdi.
Kaynak : http://www.haber3.com/9-kisi-gozaltinda,-itiraf-ettiler--haberi-1960314h.htm#ixzz2T5WPSxqN
Bin'e yakın işyeri ve konut'un hasar görmesi patlamanın şiddetini gösteriyor, buda ölü sayısının çok daha fazla oldugu şübhelerini doğruluyor :oops:
-
İçişleri Bakanı Muammer Güler
İçişleri Bakanı Muammer Güler de yaptığı açıklamada, patlamada 735 iş yeri, 62 araç, 8 kamu binası ve 120 konutta hasar oluştuğunu, olayla ilgili 9 kişinin gözaltına alındığını bildirdi.
Kaynak : http://www.haber3.com/9-kisi-gozaltinda,-itiraf-ettiler--haberi-1960314h.htm#ixzz2T5WPSxqN
Bin'e yakın işyeri ve konut'un hasar görmesi patlamanın şiddetini gösteriyor, buda ölü sayısının çok daha fazla oldugu şübhelerini doğruluyor :oops:
Ama haberlerde sadece 3 tane bina çöktü denildi
-
(https://www.hunturk.net/forum/rsm/4769-yayin-yasagi-1368373865.jpg)
AKP'nin yayın yasağı yalanının ardından gazeteciler gözaltına alınmış, gazeteciler olay yerine yaklaştırılmamıştı.
Aynı şekilde bir heyetle inceleme yapmak üzere Reyhanlı'ya gelen CHP'li vekiller de olay yerinde polis engeli ile karşılaştı.
Konuya ilişkin Twitter'dan mesajlar geçen CHP Hatay Milletvekili Av. Mevlüt Dudu'nun söyledikleri oldukça dikkat çekici:
"Milletvekili arkadaşlarımızla Reyhanlı'da olay yerindeyiz. Polis delil topluyoruz diyerek bizi içeri almak istemedi. Ama girdik ve gördük ki delil toplamıyor tam tersine iş makinaları ile delilleri yok ediyorlar."
TTK.
-
BDP genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Reyhanlı'daki patlamalara ilişkin, "Sivil yurttaşlarımızı hedef alan saldırılar karşısında hükümeti sorumlu tutmak ve eleştirmek yerine birlik içerisinde hareket etmek zorundayız" dedi.
Bu gelişmeler Türk Milletini üst üste şoklarla sersemletip asıl büyük şoka karşı-ki bu asıl şok İmralı itinin serbest bırakılmasıdır- yerinden bile kıpırdayamaz hale getirmeyi amaçlamaktadır.
Bu şahsiyetsizin yaptığı açıklama GAFİL MUHBİRLİK değilse, başkanımızın belirttiği "büyük şok'un" eli kulağında demektir.
TTK.
-
'Suriye'deki çatışmalar Türkiye'den yönetiliyor'
Lübnan gazetesinin iddiası, Özgür Suriye Ordusu tarafından doğrulandı
Suriye muhalefetine Türkiye üzerinden silah gönderildiğine dair bugüne dek pek çok haber çıktı. Ancak Lübnan'ın önemli gazetelerinden El Akbar, bu iddiaları bir adım ileriye taşıyan bir iddia ortaya attı.
OPERASYON ODALARI
30 Kasım'da yayınlanan habere göre, ülkenin önde gelen Sünni partisi Gelecek Hareketi milletvekili Okab Sakr, hareketin lideri, eski başbakan Saad Hariri adına, Suriye'deki çatışmaları Türkiye ve Lübnan'daki 'operasyon odaları'ndan bizzat yönetiyor.
Gazete iddiasını, adı açıklanmayan ve bizzat Türkiye'deki operasyon odalarında çalıştığını iddia eden bir kaynaktan gelen belgelere dayandırdı. Gazete, kaynağın iddiasını kanıtlamak için, milletvekilinin farklı yerlerse çekilen kişisel fotoğraflarını gönderdiğini ve operasyon odaları hakkında detaylı bilgiler verdiğini yazdı.
'TALİMATLAR BURADAN VERİLİYOR'
Haberde operasyon odaları, Suriyeli muhalif liderlerin düzenli olarak ziyaret ettikleri ve Türkiye, Katar ve Suudi Arabista'dan da temsilcilerin bulunduğu yerler olarak betimlendi. Temsilcilerin, kaynak sağlamanın yanısıra bazı zamanlarda talimat verdiği de iddia edildi.
El Akbar'da yer alan iddialara göre, Lübnan'daki operasyon odalarından biri Fakra bölgesinde bulunuyor. Pek çok kez Türkiye'ye giden emekli bir Lübnanlı yetkilinin yönetimindeki operasyon odasına gelen Suriyeli muhaliflere yüksek miktarda nakit para verildiği ve operasyon odasının yetkilisinin Türkiye ile iletişim halinde olduğu da iddialar arasında ter aldı.
El Akbar'ın internet sitasinde Okbar Sakr'a ait olduğu belirtilen ses kayıtları da yayınlandı. kayıtlarda Sakr Halep'teki muhaliflerden ne istediklerini soruyor. Makinalı tüfek, RPG ve gelişmiş silah talebine Sakr, "tamam, tama" şeklinde cevap veriyor.
SAKR: EVET, O SES BANA AİT
30 Kasım'da yayınlanan bu haberin ardından Okab Sakr, 3 Aralık'ta Suudi Ararbistan gazetesi El Şark el Avsat'a konuştu. El Akbar'da yayınlanan ses kayıtlarının kendisine ait olduğunu doğrulayan Sakr, "Lübanan'ın çıkarları için yapılan bu eylemlerden dolayı utanmıyorum" dedi.
ÖZGÜR SURİYE ORDUSU DOĞRULADI
Lübnan'da yayın yapan New TV'ye konuşan Özgür Suriye Ordusu sözcüsü Luay Mikdat da, kendisinin Gelecek Hareketi ile adı geçen operasyon odalarında çalıştığını söyledi. Mikdat, operasyon odalarının sadece askeri amaçlarla kullanılmadığının altını çizerek "her çeşit aktivite'nin buralarda gerçekleştiğini belirtti.
-
Şimdilik olayla ilgili olarak Taliban bağlantılı ve AKP nin desteklediği El Nusra örgütü ile Suriye gizli istihbarat servisi El Muhaberat’la işbirliği yapan THKP-C Acilciler arasında bir mücadele var. Başbakanın çözüm süreciyle ilgili olabilir dediği ilk açıklama ile bakanlarının açıklamalarının ters düşmesi, yazılı ve görsel basının olayla ilgili detaylı haberler vermemesi ve yayınlara yasak koyma gibi girişim duyumları failin Nusra örgütü olduğunu göstermeye yetiyor gibi. Olayın faili hangi örgüt olursa olsun sonuç AKP' nindir.
-
Hatay Reyhanlı'da Yaşanan Olaylar Üzerine Özgür Suriye Haber Ajansı'nın Özel Açıklaması
Lütfen Okuyalım Ve Her Yerde Paylaşalım Herkesin Okumasına Vesile Olalım.
Hatay Reyhanlı'da patlatılan bombaların arkasında Esed'e hizmet eden, Hatay ve Lazkiye merkezli alevi terör örgütü olan THKP-C Acilciler'in lideri Miraç Ural'ın ( aynı zamanda Esed'in ordusunda muvazzaf subay görevindedir) olduğu açık seçik ortada.
Bazı konuları hatırlatmakta fayda var. Ülkemizde, İran istihbaratı mensubu 10 kadar kişi pkk'lılara bilgi verirken ve bilgi alırken görüntülenmiş ve ardından yakalanmıştı. İran'ın, Esed'e askeri, silah ve istihbarat yardımları yaptığını biliyoruz. Pkk ile bilgi alış verişi yapan İran İstihbaratı ve pkk'ya kucak açan Esed'in El-Muhaberat teşkilatı'nın ortak çalıştığını ele alırsak, Thkp-c terör örgütünün Hatay'daki gücünü kullanarak bu patlatmayı gerçekleştirdiklerini düşünüyoruz. Thkp-c acilciler terör örgütü, Hatay Amanos dağlarında pkk mensupları ile barınıp, askerlerimizle çatışmaya girdiklerini ve polislere saldırdıklarını da hatırlatmakta fayda var.
Esed'in gaddarlığından kaçan Suriye vatandaşları, Hatay başta olmak üzere Suriye'ye komşu bir çok İlimize yerleştirildiler. Sadece Suriye sınırındaki illere değil, İstanbul, Bursa, Ankara vd. illerede yerleştirildikleri halde, hiç bir ilde olaylar gerçekleşmedi. Ama fitne örgütleri özellikle Hatay'ı karıştırmak için ellerinden geleni yapmaktadırlar.Hatay'da nusayrilerin ve alevilerin çok olmasını değerlendirmek isteyen ve bu ilimizde halkı Suriye'lilere karşı kışkırtmaya çalışan fitneci gruplar ve partiler bulunmakta.
Bunların başında elbette Thkp-c terör örgütü gelmektedir. Bu örgütün liderinin geçen hafta yayınlanan videosunda, Benyas ve Tartus bölgesindeki katliamları yaptığını itiraf etmektedir. Bu kişinin tek amacı, Hatay'ı Türkiye'den koparmaktır. Kişiyi ve örgütünü araştırdığınızda, ülkemize karşı ne kadar kin dolu olduğunu ve Suriye Türkmen ve Ehli sünnet'i nasıl katlettiğini göreceksinizdir. Miraç Ural, kendi sayfasında da Hatay'daki nusayrileri/alevileri silahlanmaya çağırmış, Silah almak isteyenlere ise silah vereceğini bildirmişti. Bu kafir, Cilvegözü sınır kapısında gerçekleşen arabalı bomba eylemini de sahiplenmiştir.
Hatay halkını kışkırtıp çatışma ortamı yaratmak için çalışan diğer parti ve grupları daha önce dile getirmiştik, bu yüzden fazla üzerlerinde durmaya gerek yok. Yine de bunların isimlerini yazmakta fayda var; Chp, İşçi partisi, TKP, halkevleri, ÖDP, ESP, alevi dernekleri ve federasyonları, Thkp-c, Dhkp-c, kemalistler, ulusalcılar, TGB vs. Bu dernek, grup ve partilerin Hatay'da sürekli miting, yürüyüş yaptığını gördük, paylaştık. Bunların tek gayesi kan akıtmak. Kızılbaşlara bu yakışır anca.
Bu dernek, örgüt ve partilerin kışkırtmasına uyanlarda var elbette, MHP ve içi boş milliyetçiler. En ufak bir olayda bayrağını alıp konvoy yapan, ırkçı slogan atan bu içi boş milliyetçiler, Suriye'li vatandaşlara, özellikle bu patlama sebebiyle saldırmaktalar. Burada dikkat etmemiz gereken husus, bu içi boş milliyetçilerin bir şehit haberi olduğunda hemen bayrağını kapıp tekbir getirmesidir, tabi manasını bileden bunu yapmaktalar, amaç slogan olsun bağıralım çağıralım ölenleri sömürelim mantığı. Komünistlerin, ulusalcıların gazına gelip masum Suriyeli vatandaşlara saldıran bu köpekleri, Esed'çi Thkp-c acilciler terör örgütüne ve Hatay'da ayaklanma sağlamaya çalışanlara karşı hiç bir karşılık vermedikleri gibi, aksine destek vermekteler. Milliyetçi geçinen, köpek işareti yapan bu kişilerin Allah'ın yasak kıldığı ırkçılık tasmasını takarak, dinsizlerin tahrikine gelip Suriyeli müslümanlara saldırması ve İslam düşmanı olan nusayrilerle birlikte hareket etmeleri elbette sorgulanmalıdır.
Bizim yapmamız gereken, bu tür tahriklere kapılmadan, tahriklere gelen kişileri sabırla bilgilendirmeye çalışmaktır. Unutmayın ki, bir toplumu kışkırtmanın en iyi yolu saldırmaktır/küfür etmektir/kan dökmektir. Bu saldırının amacıda, fazla insan öldürerek, halkı Suriye'lilere karşı kışkırtmak hatta ayaklandırmaktır. Bu oyuna gelen kişilerin sayafamıza yaptığı yorumlara baktığımızda ''Suryelilerin Türkiye'de ne işi var'', ''bizim derdimiz bize yeter'', ''bizene Suriye'den'' vb. cahilce yorumlar yapıyorlar. İş müslümanlığa gelince ''müslümanım'' derler, bu söylemleri söyleyenlere müslüman demek mümkün değil. Veya ''insanı İslamdan soğutuyorsunuz'' diyerek kafirliğe kaçmak için bahane uyduruyorlar kendilerince. Müslümanlık, kardeşine yardım etmektir. Biz bir tek kardeşlik tanırız, o da ehli sünnet kardeşliğidir, söz konusu İslam olunca herşeyi ve herkesi ayaklar altına alırız, sıfatı ne olursa olsun.
Bu patlamanın ardından yukarıda saydığımız örgüt, parti ve dernekler ve bunlara hizmet eden İslam düşmanı kartel basını elinden geleni yaparak saldırılarını sürdürecektir. Esed'çi kafir ehlinin tahriklerine gelmeyelim, sabırla hareket edelim.
''Ey iman edenler! Sabredin! Sabır yarışında düşmanlarınızı geçin! Cihad için daima hazırlıklı ve uyanık bulunun! Ve Allah’a karşı gelmekten sakının ki felâh bulup başarıya eresiniz.'' Al-i İmran Suresi 200. Ayet
Lütfen Her Yerde Paylaşalım Herkesin Okumasına Vesile Olalım.
Özgür Suriye Haber Ajansı
Özgür Suriye Haber Ajansı mıdır ne boksa bir açıklama yayınlıyor ve saldırının Esad'a bağlı THKPC örgütünce yapıldığını söyleyip bilimum sol örgütü de ekledikten sonra bir de MHP ve Ülkücü ülkücülere, köpekler ,köpekçiler, ırkçılar diye hakaretler ediyor.
Ulan itler, onun bunun köpekleri, bu millet mazlumdan ne ekmeğini ne de yerini yurdunu sakınır. Ancak sizin gibiler aslında bir köpek kadar bile sadık olamayacak ihanet genlerine işlemiş yaratıklarsınız.
Size öyle yada böyle bir şekilde kucak açmış olan bu ülkenin insanına sözlü veya fiili saldırmanızın hesabını er ya da geç vereceksiniz.
(https://www.hunturk.net/forum/rsm/4769-reyh-1368427004.jpg)
Siz bugüne kadar onlarca bombalı saldırı olduğu halde yanmış, kolu bacağı kopmuş cesetlerin görüntülerinin çekilip internet üzerinden servis edildiğini hiç gördünüz mü?
Hatay Reyhanlı'daki patlamalar sonrasında kaçışmak ya da yaralılara yardım etmek yerine tam patlama alanına kadar girip büyük bir soğukkanlılıkla cesetlerin görüntülerini çekip yayınlayanlar kim?
Hangi normal insan o durumda video çekmeye çalışır?
Sırf bu bile ne kadar büyük oyunun içerisinde olduğumuzu gösteriyor.
TTK.
-
Esenlikler.
Küresel Güçler'in Taşeronu AKP 'Esad'ı devirince sizi geri göndeririz' diyerek 400 bin Suriyeliyi topraklarımıza doldurdu, bu insanların Türkiye'ye akın etmesiyle beraber sınırlarımız delik-deşik oldu, El-Kaidesi, El-Nusrası, ÖSO'lusu Türkiye'yi ve özellikle Hatay'ı işgal etti, Suriye tarafı 'Muhaliflerin' elinde, Türkiye'ye kimin geleceğine de onlar karar veriyor. Hükümetin rolü onlara taşeronluk ve yardım-yataklık etmekten ibaret, Suriye'deki Esad Hükümeti'ni devirmeyi kafasına koyan ve dünyanın her yerinden Türkiye'ye dinci-terörist servis eden ABD bile 'El-Kaide, El-Nusra Türkiye'de himaye görüyor' dedi, bombaları patlatan dinci-teröristler AKP'nin kolları-koruması altındadır, akan her damla kandan ülkemizi 'terörist deposu'na çeviren AKP, Erdoğan ve Davutoğlu sorumludur...
:prbay
-
Bu piçler korunmasa ekmeğini yedikleri insanlara bu kadar hakaret edebilirler mi?
-
Akp bu haberlere yayın yaşağı getirdiğine göre, daha fazla katliamlar yolda olabilir. Büyük şehirlerimizde böyle olayların devamı gelebilir. Mhp'ninde Genelkurmayında bu konudaki açıklamaları beni hiç tatmin etmedi. Reyhanlı'ya giden Mhp'li milletvekilleri '' Devletimize zeval gelmesin'' filan diye konuştular. Yahu adam sen reyhanlı'nın yanında olduğunu söylesene, onlara bu katliamı yapanlardan hesap soracağınızı ve hesap sormak için yanlarında olacağınızı ifade etsene. Mhp hükümetin, Türk milletinde yükselen tepkileri söndürmek için kullandıkları araçmıdır.
-
Reyhanlı'da; alçakça bir terörist saldırı sonucunda, hayatını kaybeden vatandaşlarımıza ULU TANRI'dan rahmet yakınlarına da sabırları dilerim. Milletçe başımız sağolsun.
Türkiye'de Büyük Türk Milleti'nin çektiği dertlerin, sıkıntıların ve anarşinin bir tek kaynağı vardır. O da; iktidardaki AK-PKK zihniyetidir. Türkiye'nin büyüyerek Ortadoğu'ya hükmedeceğine inanan bu budalalar sürüsü, Terör ve Kaos'tan başka bir şey olmayan Ortadoğu'yu ülkemize taşıdılar.
Türk Milleti, eğer bu hükümeti seçmeye devam ederse; daha büyük bedeller ödeyeceğini artık anlamak zorundadır. Kendi sınırına ateş açan 2-3 baldırı çıplağı yakalamakta acizler; şehirleri harabeye çevirenleri nasıl yakalayacaklar?
-
Güler: İhbar 8 Mayıs'ta geldi
Hatay Reyhanlı'daki patlamalarla ilgili Meclis Genel Kurulu'nu bilgilendiren İçişleri Bakanı Güler, 8 Mayıs'ta Hatay Emniyet Müdürlüğü'nden ses getirici bir bombalı eylem yapılacağı yönünde ihbar alındığını söyledi.
ANKARA - İçişleri Bakanı Muammer Güler, Meclis Genel Kurulu'nu Hatay Reyhanlı'da 51 kişinin hayatını kaybettiği bombalı saldırılarla ilgili bilgilendirdi.
Bakan Güler, esnafın zararlarının karşılanacağını ve saldırıda hayatını kaybedenlerin yakınlarına maaş bağlanacağını söyledi.
8 Mayıs 2013 tarihinde Hatay Emniyet Müdürlüğü'nden ses getirici bir bombalı eylem yapılacağı yönünde ihbar alındığını, bu ihbar üzerine 9 Mayıs'ta güvenlik güçlerine gerekli talimatın verildiğini belirten Güler, ''Alınan istihbari bilgiler doğrudan Reyhanlı ilçesine ilişkin bir tehdidi işaret etmemekte, bölgenin ve yurdun bazı yönelik eylem hazırlıklarını kapsamaktadır'' dedi.
ULAN İHBARI ALDIN DA; BUNCA İNSANIN CANINA NASIL KIYDIN? DEMEZLER Mİ ADAMA......
TTK.
-
ULAN İHBARI ALDIN DA; BUNCA İNSANIN CANINA NASIL KIYDIN? DEMEZLER Mİ ADAMA......
Hani "kürt övünürken hırsızlığını söylermiş" denir ya, içişleri bakanınınki de o şekilde olmuş. Bu olayların ve sonuçlarının bir iç ve bir de dış boyutu var. Dış boyutu eylemin yapılması ve ikiyüze yakın Türk insanının şehit edilmesiyle tamamlandı. Bu gerekçeye dayalı olarak akp iktidarı şimdi Suriye'ye karşı daha sert ve açıktan saldıracak. İşin iç boyutuna gelince... Birde milletten oy avlamak var. İşin dış boyutunu tasarlandığı gibi yürüten akp içe dönük ciddi kayıplara uğramakta ki; iç kayıpları telafi edebilmek için akla gelen her şeyi yapacaklardır.
Tayyibin tasmalısı güler kürt misali "övünürken hırsılığını söyleyerek kendini ele vermiştir."
Tanrı Türkü ve Türk yurtlarını korusun.
-
Bakın neler diyor Suriye baş müftüsü:
“Erdoğan’a şunu hatırlatmak istiyorum. Kendisiyle iki defa toplantıya katıldım. İlk olarak İstanbul Belediye Başkanı iken Hz. Muhammed’in kabri başında. Daha sonra da bundan 3 yıl önce başbakanken Ankara’daki Kocatepe Camisi’nde birlikte namaz kıldık. O zaman çok uzun bir süre de görüşme imkânı olmuştu. Kendisi Beşar Esad ve ailesiyle ilgili birçok iltifatta bulunmuştu. Ve bana dönerek şunu söylemişti:
“Arap Baharı denilen bu dalgalar nedeniyle Suriye için çok korkuyorum.”
Bu uyarısı için kendisine teşekkür ettim. Özellikle Suriye’ye gösterdiği ilgi ve ziyaretler için tekrar kendisine şükranlarımı sundum. Suriye’ye döndükten sonra Erdoğan ile gerçekleştirdiğimiz konuşmayı Beşar Esad’a da ilettim. Bugün Türkiye Başbakanı Erdoğan’a ve Dışişleri Bakanı Davutoğlu’na şunu söylüyorum:
“Kıyamet günü Allah’ın huzuruna hep birlikte çıkacağız. Orada ben şunu söyleyeceğim. “Senin ülkenden gelen teröristler benim çocuğumu ve kırk bin masum Suriye vatandaşını katlederek senin yanına döndüler. Neden tüm bu olaylara izin verdiniz? Biliyorsunuz ki Peygamberimiz “komşunuza iyi davranın” diye buyurdu.
Suriye’de bu ateşi yakanlar bilsin ki bu ateşin korları onları da yakacaktır.”
Müftü Hassun daha sonra gözyaşları içinde konuşmasına şöyle devam etti:
“Benim çocuğumu neden katlettiklerini de açıklayayım. Benden Suriye’den ayrılmam istendi. Ülkemden ayrılıp mevcut siyasi sisteme karşı olduğumu beyan etmemi istediler. Özellikle Ürdün ve Suudi Arabistan’dan bazı isimler beni arayıp bir an önce ülkeyi terk etmem gerektiğini söylediler. Ben de onlara ülkeyi terk etmek yerine yöneticilerle muhalifler arasında köprü görevi görmem konusunda yardımcı olmayı önerdim. Fakat onlar benim bu tavrımı sistem yanlısı olmak şeklinde ilan ettiler. Ve buna cevap olarak da çocuğumu katlettiler. Ardından insanlara çocuğumu Suriye devletinin katlettiğini anlattılar. Bütün bunlar olurken çocuğumun katili olan iki kişi yakalandı. Ve ben bir toplantıda onlarla birlikte oldum. Sadece benim çocuğumu değil o saldırıda 15 insanımızı da katlettiler. Onlara “neden yaptınız bu işi?” diye sordum. “Bize dışardan böyle bir emir geldi” dediler. Ben kendi adıma onları affettim. Türkiye’deki kardeşlerime lütfen anlatın; Suriye’de işte bunlar yaşanıyor.”
TTK.
-
310070_475463742532385_540662161_n
-
Irak işgalinin tam gaz devam ettiği 2003 yılında, Londra'daki Royal Halloway College öğretim üyelerinden Matthew Jones, bir araştırması esnasında "ilginç" belgeler buldu. 1957 yılında Büyük Britanya Başbakanı Harold Macmillan ile ABD Başkanı Dwight Eisenhower arasında yapılmış bir planı gösteren belge, Amerikan ve İngiliz gizli servislerinin desteğinde Suriye'nin işgalini öngörüyordu. Plana göre Suriye sınırlarında yaşanan bazı olaylar bahane edilerek ülke, "Suriye'nin Batı müttefiki komşusu" tarafından işgal edilecekti. Irak'la Suriye'nin arası iyi. O halde, "Suriye'nin Batı müttefiki komşusu", şimdi olsa olsa Türkiye olabilir! (Ama planın hazırlandığı dönemde İran da Batı müttefikiydi). Plan, Washington'da hazırlanmış. Birkaç ayrıntıdan bahsetmekte fayda var. Plandan bölümler:
"Kurtarıcı (muhalif) güçlerin ilerlemesini kolaylaştırmak için, ayaklanmanın ilk aşamasında, önemli şahsiyetler ortadan kaldırılmalı.
CIA ve SIS (o zamanın İngiliz gizli servisi) küçük sabotajlar düzenlemeli ve bunun için oradaki bağlantılar kullanılmalı. Olaylar Şam ile sınırlı olmamalı.
Sınır olayları ve manipüle edilmiş çatışmalar bahane edilerek ülke işgal edilmeli. CIA ve SIS, bölgede gerilimi artırmak amacıyla, psikolojik savaşta gerekli gizli operasyonları yapmalı."
Kaynak: Gwynn Dyer, "The Mess They Made: The Middle East After Iraq" 2007
----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Reyhanli saldirisinin özeti bu yazidir. Bu capta profesyonelce yapilan büyük bir saldiriyi kim ya da kimlerin gerceklestirdigi gün gibi ortadadir.