Bolu belediye başkanı Tanju Özcan'ın, futbolcu Merih Demiral'ın Bozkurt yaptığı heykelinin açılışını alkışladığımız için, bazı kişiler, bizim saf değiştirdiğimizi ima eden ifadeler kullanmaya başlamış.
Oysaki Türkiye’de, gelişen olayların sonucunda, insanlar ciddi bir tercih yapmakla ve bir yol ayrımıyla karşı karşıya kalmıştır.
Şöyle bir tarafsızca, insaf ve vicdan penceresinden baktığımızda Türkiye'de doğruyu konuşmayanların; bizim sahte milliyetçilerle, dindarlık maskesi altında Türk düşmanlığı yapan BOP eşbaşkanı ve avanesi olduğu aşikar.
Geldiğimiz noktada, bu işin; sağı, solu, partisi, mezhebi, milleti vb. yok, kalmadı!
Sadece; doğru, namuslu, ülkesini seven ve cumhuriyet değerlerine bağlı insanlarla, bunların karşısında sahte Osmanlıcılık ve dincilik maskesiyle; Türk milletine, Türk devletine, Atatürk ve cumhuriyet değerlerine düşmanlık edenler var!
Yani Türkiye, Batı’nın 500-600 yıl önce yüzleşerek ve büyük acılar çekerek gerçekleştirdiği ve nihayetinde aydınlanmaya adım attığı gibi, iyilerle kötüler cephesinden, başka bir deyimle, Türk'ten yana olanlarla, Türk'e düşman olanlardan ibarettir.
Oysaki kutlu Türk Başbuğ'u Gâzi Mustafa Kemâl ATATÜRK, 1923-1938 arasındaki 15 yılda, batının 300 yıl süren ve yüz milyonlarca insanın canına mal olan aydınlanmasını, Türk Milletine, hiç bir bedel ödetmeden gerçekleştirmiştir.
Millet olarak, Türk Aydınlanması dediğimiz bu mucizeyi; anlayamadık, kavrayamadık, özümseyemedik, taşıyamadık, sahip olamadık, yani hayırsız ve mirasyedi evladın, hiç emek vermeden babadan kalan mirasa sahip olup, değerini bilemediği ve har vurup harman savurduğu gibi, biz de Türk Aydınlanması dediğimiz bu büyük mucize ve mirasın değerini bilemedik.
Sosyo psikolojik bir gerçektir ki zahmetsizce sahip olunan şeylere değer verilmiyor.
Bu aymazlık ve hatta ihanetin, bedeli ödenecektir.
Zaten ödüyoruz da.
Ne mutlu Türk doğup, Türk gibi yaşayana!
Saygılarımla.
Çağrıbey